Bölüm 772 : Şampiyonların Belirlenmesi

"Başka kim... ...katılıyor?" "Aslında bu, burada tartışacağımız konulardan biri. Bakın..." "Riley Ross kesinlikle Turnuvaya katılmayacak." Evren, hata olarak kabul edilebilecek pek çok şey yaptı ve Diana bunların bir kısmına tanık oldu; ve çoğunda sorumlu olan oydu. Ve şimdi bile, hayatının en büyük hatalarından birinin yanında dururken, bu hatanın başka bir hataya yol açmamasını sağlayacaktı. Riley Ross'u gerçekten seviyordu, sevmeseydi onun yıllardır yaptıklarını asla tolere etmezdi. Ama şu anda Riley, kimsenin kontrol edemeyeceği bir şeye karışmıştı. Çoklu evren sorunu bir süreliğine dinleniyordu, ama her şeyin yeniden ortaya çıkması sadece an meselesiydi. Sonuçta, bir kez açılmış bir kutu, bir daha tam olarak kapatılamaz. Çatlaklar, yırtıklar ve küçük delikler olacaktır ve buradan şeyler kaçıp dışarı çıkabilir. Ancak diğer evrenler o kadar da büyük bir sorun değil, çünkü aynı zamanda fırsatlar da sunuyorlar. Ama ilkel tanrılar? Riley'nin onlarla nasıl bir ilişkisi olabilirdi? Bu, tüm evrenin, hayır, tüm çoklu evrenin hazır olmadığı bir sorun. İlk tanrılar, kendilerini kanıtladıkları ve gösterdikleri gibi, istedikleri her yerde ortaya çıkabilen, neredeyse her şeye gücü yeten varlıklardır. Eğer isterlerse, şu anda burada duran hiç kimse var olamaz. ...Ve Riley Ross da onlardan biri olabilir. "Bu toplantı boyunca da belirtildiği gibi," Diana gözlüklerini takarak Riley'nin yanından ayrıldı ve masanın etrafında yürümeye başladı, "Turnuva, tüm türlerin ve ırkların bir araya gelip eğlenebileceği bir yer... ama aynı zamanda bir kişinin medeniyetini temsil etmek için de kullanılan bir yer... …Oğlumun Dünya'yı temsil edecek kişilerden biri olmasını ister misin, Adaeze?" "..." İmparatoriçe bir şey söylemek istiyor gibiydi, ama yine de ağzını kapatıp Diana'ya devam etmesini işaret etti. "Dikkate almamız gereken çok fazla değişken var. Hepinizin bildiği gibi, Riley Ross sessiz bir çocuk olabilir, ama aslında gizlice dikkatleri üzerine çekmeyi seviyor." "Bunu senden almış," diye fısıldadı Aerith. Ne yazık ki, Themarian iç mimarisinde, kendi sesini duyabiliyorsan, herkes duyabilir... "Üzgünüm." "Demek istediğim, Riley Turnuva'ya katılırsa, oradaki herkesi tehlikeye atmış oluruz. Ayrıca, kocamın oğlumun yaptığı tüm kötü şeyleri silme alışkanlığı nedeniyle, evrenin çoğu Riley'i tanımıyor, hatta hatırlamıyor bile." "Aman, kocan, anne..." Androidlerin tüyleri diken diken olma hali neyse, Anna Diana'nın sözlerini duyar duymaz o hale geldi, "...Benden tüylerimi diken diken ediyor, sanki benim hakkımda her şeyi biliyor gibi." "Bu konuda bir şey söyleyebilir miyim?" Katherine elini kaldırdı, "Diana, torununu büyütmek için uzun zaman birlikte geçirdik ve bu süre zarfında seni en azından biraz tanıdığımı düşünüyorum. Bu yüzden, Riley'nin turnuvaya katılmamasının, yapmak istediği bir şeyi yapmasına engel olmayacağını biliyorsun. Hatta, onu turnuvaya katmazsan, daha da kötü bir plan yapmak için daha fazla zamanı olur... ...Riley'e karşı kimse kazanamaz." "Doğru," Karina annesine hemen katılarak, "Annem babamın profesörüydü ve babam onu çok fena becerdi. Gerçekten becerdi." "Karina! Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorsun!" "Hayır," Karina başını defalarca salladı, "Nana Tsula bana birçok kez, babanın seni zihinsel, fiziksel ve duygusal olarak mahvettiğini söyledi." "Tsula…?" Katherine, Tsula hala New Theran'da yaşadığı için hızla başını eğdi, "Ne… kızıma ne öğretiyorsun?" "Sorun yok anne. Sikişin ne anlama geldiğini biliyorum, yapma." "Ne anlama geliyor?" Anna alaycı bir gülümsemeyle sordu. "Babamın annenin üstüne çıktığı anlamına geliyor," dedi Karina gururla. "Yanlış," Anna küçük ama kendinden emin bir kahkaha attı, "Duyduğuma göre, üstüne çıkan annenmiş..." "Yeter! Kimin kimin üstüne çıktığını duymak istemiyoruz!" "Teşekkürler, İmparatoriçe..." Katherine, herkesin dikkati üzerindeyken yüzünü kapattı. "Şimdi ciddi olabilir miyiz?" İmparatoriçe, herkesten oturmasını isterken uzun ve derin bir nefes aldı, "Riley Ross Turnuvaya katılıyor ve bu kesin, Halk Konseyi bunu istedi... talep ettiler." "Talep ettiler mi? Neden?" Aerith, herkesin kafasındaki karışıklığı dile getirdi. Riley'nin önceki Yaşlılara yaptıklarından sonra, onların en son isteyecekleri şeyin Riley ile uğraşmak olacağına emindi. "Çünkü bu, aynen alıntı yapıyorum, bu Turnuva'nın en ilginç hale gelmesinin tek yolu," İmparatoriçe, Yaşlılar ile yaptığı toplantıyı hatırlayarak gözlerini devirdi, "Ve ayrıca... ...Biolanlar da katılacak." "Kim...?" Anna, Aerith ve Diana'nın aniden sessizleşip donakaldığını görünce etrafına baktı. "Biolan, Riley Ross'un klonlarından oluşan bir türdür," İmparatoriçe içini çekti, "Diana, Norinlad'da insani yardım faaliyetleriyle meşgul olduğun için bilmiyor olabilirsin, ama Biolans ve eski Yaşlı Olseyir, Aslında Ortak Konsey tarafından affedildiler. Hayır, ilk başta suçlu bile bulunmadılar." "Riley Ross başından beri suçlu bulunmadı," İmparatoriçe bir kez daha daha derin bir iç çekişle devam etti, "Herkesin gözünde halkınızın çoğunu öldüren eylem... bunun tek sorumlusu önceki Yaşlılardı." "Tanrım... bu ortamı bozdu." Ve sonunda, sessizliğini koruyan ve Riley'e koala gibi yapışan Alice, sesini yükseltti ve biraz garip bir kahkaha attı. "Bakın, buradaki themarianların ölümünü bilmiyorum, ama Riley benim evrenimdeki themarianları yok etti. Riley kötü, bunu hepimiz anlıyoruz. Ama artık kimse umursamıyor," Alice, Aerith ve Diana'ya bakarak yüzünü buruşturdu. "Üzgünüm, ama gerçek bu. Temaryanlar, benim dünyamda bile kendilerine saklanıyorlardı. Bazıları için Noel Baba kadar gerçeklerdi. O yüzden, şöyle yapalım... Sen ve Aerith de turnuvaya katılın, ama Temaryanlar tarafında." "Bu nasıl bir çözüm olacak ya da bunun ne alakası var?" Diana diğerlerine biraz şaşkın bir şekilde baktı. "Çözmez, ama en azından oğlunu herkesin önünde bir kez olsun tokatlayabilirsin," Alice gülümsedi ve başını salladı, "Ve tabii ki... Senin gerçekten benim D'den daha güçlü olup olmadığını da test etmek istiyorum." "Bununla, benim Diana'mı kastediyorum. Benim tabii ki bir di..." "Biliyorum, biliyorum," Diana Alice'in sözünü keserek, "Ama sen katılamazsın Alice... ...sen aslında yasal olarak bu evrende değilsin. Benim... Bizim Alice burada ölümsüzleştirildi, o yönde yüz kilometre ileride." "Oh, aslında burada vatandaşlık aldım," Alice İmparatoriçe'ye bakarak omuz silkti, "Ondan aldım." "Ne…?" "O... Alice," İmparatoriçe Alice'i işaret etti. "O... Boş ver," Diana sadece başını salladı, "Peki... ...başka kimler katılacak?" "...Ve yine başa döndük." "Listem hazır... Kabul etmek onlara kalmış," İmparatoriçe ayağa kalkarken önündeki bir şeye bastı ve masanın ortasına bir hologram belirdi. "Hepiniz ne düşünüyorsunuz?"