Bölüm 613 : Sura'nın Aile Meselesi

Bu sefer, Köy Meydanı'ndaki devasa kuyuyu görme fırsatı buldu. Su almak, ödeme yapmak ve kulübelerine dönmek için sabırsızlanan insanların oluşturduğu uzun kuyruk ve bölgedeki hareketli atmosferi gördüğünde, Köy Şefi'nin Fifi'nin kuyudaki görevine geri dönmesi konusunda neden bu kadar ısrarcı olduğunu nihayet anladı. O da böyle bir durumda muhtemelen aynı şeyi yapardı. Köyde kuyu inşa etmenin ne kadar zor olduğunu bilmiyordu — çünkü köyde sadece iki kuyu vardı ve bunlardan biri sadece Fifi tarafından işletilebiliyordu, oysa çiftlikte bol miktarda kuyu vardı ve hepsi düzenlenmişti — ama bunun yine de Vylkr asmalarıyla bir ilgisi olduğunu tahmin edebiliyordu. Bu düşünceyi aklının bir köşesine koymaya ve bu konuda daha fazla bilgi edinmeye karar verdi, çünkü Prismerion ırkı için yerleşim yeri inşa etmeye başladıklarında bu bilginin işine yarayacağından emindi. Bununla birlikte, Köy meydanında satın alınabilecek ürünlerin yetersizliği nedeniyle Orion, sırf eğlence olsun diye ürünler yaratmayı ve bunun ne kadar kâr getirebileceğini test etmeyi düşünmeye başladı. Bu görevi ortaklarından birine verebilir, sırf bunun için bir aile şirketi kurmayı düşünebilirdi. Kaybedecek hiçbir şeyi yoktu, birkaç hafta içinde geri kazanabileceği küçük bir servet dışında. "Sura!" Aniden, arkalarından bir ses duyuldu ve adımlarını durdurmalarına neden oldu. Arkalarına döndüler ve orta yaşlı bir adam ve kadının kendilerine doğru koştuğunu gördüler. Orion şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı, çünkü kadının uzun siyah saçlarından ve adamın koyu kahverengi gözlerinden onların Sura ile akraba olduklarını anlayabilirdi. Tahmin etmek zorunda kalmadı, çünkü benzerlik, doğru görebilen herkes için açıktı. Orion başını çevirip Sura'ya baktı ve yüzündeki ifadeyi fark ederek kaşlarını çattı. Ursa ve Lyra kulübeye geldiklerinde Sura ile ailesini ziyaret etme konusunu tartıştıklarını hatırladı. Sura, onları zaten gördüğünü ve başka bir ziyaretin gerekmediğini söylemişti. İstediği zaman onlara meyve gönderebileceğini söylemesine rağmen, işler göründüğünden farklıydı. Onlar önlerine geldiği anda, kadın Sura'ya sarıldı ve ağlamaya başladı: "Neredeydin? Neden gitmeden önce babana veya bana bir şey söylemedin? Seni çiftlikte çalışmak için terk ettiğinizi sandık," dedi gözyaşları içinde. "Kimsiniz?" diye sordu adam, önündeki kişilerin taşıdığı kumaşları ve birkaç çuvalı dikkatle inceleyerek. Malzemeleri tanıdı ve onların zengin olduklarını düşündü. Ancak, neden kızıyla birlikte olduklarını anlayamadı. Orion cevap veremeden, Sura hızla annesinden uzaklaştı ve "Onlar benim kız kardeşlerim, o da benim kocam," diyerek Orion'u kararlı bir şekilde işaret etti ve annesine karşı çıkarak bir şeyleri kanıtlamaya çalışır gibiydi. Kadın ve adam şaşkınlıkla gözlerini kocaman açtılar. Adam çok şaşkın görünüyordu ve tek kelime bile edemedi. "Bu yüzden mi eve dönmedin, bir eş buldun diye mi?" Kadın, aniden farkına varır gibi bir ifadeyle sordu. Yanındaki adam bile olanları anladığını gösteren bir iç çekişte bulunmaktan kendini alamadı. Sura başını sallayarak cevap verdi: "Evet," diye onayladı, "ama benim bir eş bulacağıma inanmadığınız için neden umursamanız gerektiğini anlamıyorum." Kadın hemen iç geçirdi. "Bunu sadece kafanı dağıtmak için söyledim, çünkü mezuniyet töreninden önce bile ne kadar uysal olduğun ve bir eş bulup bulamayacağın konusunda sürekli endişelenmene kızmıştım." "Kushi'yi geçindirmek ve iyi bir hayat sürmek için yeterli serveti biriktirmeye daha fazla odaklanacağını düşünmüştüm, ama yanılmışım. Özür dilerim, başlangıçta bunu söylememeliydim. Beni affeder misin, Sura?" Kadın, Sura'ya yalvaran bir bakışla sordu ve Orion'a sadece bir baş salladıktan sonra tüm dikkatini ona verdi. "Humph! Artık çok geç..." Sura söylemek istedi, ancak Orion hemen sözünü kesti. "Sura'nın ailesiyle konuşmak istiyordum ve madem buradasınız, neden kulübenizde özel olarak konuşmuyoruz?" Orion sıcak bir gülümsemeyle dedi. Sura'nın annesinin ona böyle bir şey söylediği için hatalı olduğunu anlasa da, gelecekte böyle bir durumu ve bunun Sura ile doğmamış çocuğuna getirebileceği olası sonuçları görmezden gelmenin sağlıksız olduğunu da fark etti. Yanındaki adam hemen rahat bir nefes aldı. Karısı bir şey söylemeden önce, hemen "Teşekkürler. Size kulübemize kadar yol göstereyim" dedi. Orion başını sallayarak cevap verdi. Ursa'ya dönerek, grubun en güçlüsü olduğu için çantaları taşımasını işaret etti. Orion daha sonra diğer çantaları diğer kadınlara dağıttı, böylece çiftliğe hızla dönüp günün geri kalanının tadını çıkarabileceklerdi. Bu, özellikle bir gün izin almış olan Bakıcı Shani için geçerliydi, çünkü onu bu işe karıştırmak istemiyordu. Kadınların çiftliğe dönmesini izledikten sonra, sadece kendisi ve Sura kaldıklarında Orion dikkatini Sura'nın ailesine çevirdi. "Gidelim," dedi Orion. Adam hemen başını salladı, karısının ellerini tuttu ve öncü olmak için arkasını döndü. Bu arada Sura, Orion'un arkasından giderken hoşnutsuz bir ifade takındı. Açıkçası, hiçbir yere gitmek istemiyordu, ama Orion kararını vermiş olduğu için onunla birlikte gitmekten başka seçeneği yoktu. ... "Şimdi çok daha iyi hissetmiyor musun?" Orion, Sura'ya bakarak sıcak bir gülümsemeyle sordu. Sura, dudaklarından birkaç yorgun iç çekiş kaçarken başını salladı. Sura, Orion, kendisi ve ailesi arasında az önce geçen konuşmanın, göğsündeki ağır yükü kaldırmış gibi hissediyordu.