Bölüm 569 : Çözüm Arayışı

Fifi başını sallayarak yanıtladı. Orion'un zeki bir genç olduğunu anladı ve başka bir şey söylemedi. Bunun yerine, Orion'un aklındaki şeyi öğrenmek için sabırla köye dönmelerini bekledi. "Şu anda aklında başka bir şey var mı?" Orion, Fifi'nin düşünceli ifadesini gözlemlerken sordu. Onunla yeterince uzun süredir birlikteydiler, artık sadece gözlerine bakarak ruh halindeki ve düşüncelerindeki değişiklikleri okuyabiliyordu. "Ciddi bir şey değil, sadece başka bir şey düşünüyordum," diye yanıtladı Fifi. "Ne o?" diye sordu Orion. "Söylediğin gibi onların kültürünün ne kadar tuhaf olduğunu düşünüyordum. Çoğu belden aşağısını açıkta bırakıyor ve göğüslerini örtüyorlar ama vajinalarını o dar bel bantlarıyla boğuyorlar. Onları dağın dışında yerleştirmek için bir yol bulsak bile, diğer köylülerle kaynaşmaları kolay olmayacaktır," dedi Fifi, yanlarından geçen başka bir şifacıya bakarak düşüncelerini dile getirdi. Gözleri, kadının kalçalarını saran ve vajinasını gizleyen garip pembe bel bandına kaydı. Bu manzaraya şaşkınlıkla başını salladı. Bel bandına baktıktan sonra, belinde nasıl görüneceğini ve cildine nasıl bir his vereceğini merak etmeden edemedi. Fifi bu düşünceleri hızla kafasından silip attı. Ne kadar bakarsa baksın, o dar bel bantları hala tuhaf görünüyordu ve giymek daha da tuhaf geliyordu. Orion, Fifi'nin sözlerine gülümsedi ve Prismerion ırkının giyim tarzı hakkında yorum yapmasını bekledi. Ancak, onun dikkatinin külotlarına takılacağını beklemiyordu. Gözlerini indirerek, Fifi'nin son derece kaslı uyluklarını ve çıkıntılı kalçalarını gözlemledi, Fifi'nin tulga'sının altında kendi külotu ile nasıl görüneceğini hayal etmekten kendini alamadı. "Daha sonra Kraliçe veya Crystalia'dan benim için bir tane yapmasını isteyebilirim," diye düşündü Orion. Fifi'nin tuhaf ifadesini fark etmesine rağmen, böyle bir şeyi asla giymek istemeyeceğini düşündü, ama aynı zamanda bunun nasıl bir his olacağına dair merakını da fark etti. Orion işleri ciddiye alıyordu ve bunlardan biri de partnerinin zaten muazzam olan çekiciliğini daha da artırmanın yollarını araştırmak ve onu yepyeni bir boyuta taşımaktı. "Bunu zaten düşündüm ve onların köylülerle bütünleşmeleri gerektiğini düşünmüyorum. Birbirimizle iletişim kurabilsek de, onlara bizim yaşam tarzımızı dayatmak veya onları köylülerle bir arada yaşamaya zorlamak iyi bir fikir olmayabilir. Bunun yerine, köye fayda sağlayabilecekleri için, gelecekte işlerin nasıl gelişeceğini görmek en iyisi," diye cevapladı Orion. Fifi, Orion'un sözlerini bir an düşündü ve gülümseyerek başını salladı. Aniden yana döndü ve onu kollarına çekerek, "Buraya gel," dedi. Kolları yavaşça sıkışırken gülümsemesi daha da büyüdü. "Bazen, annenin senin gibi zeki bir genç adamı doğurmak için ne yaptığını merak ediyorum. Ama böyle parlak bir kocaya sahip olduğumu bilmek beni mutlu ediyor," diye ekledi, yanından geçen çeşitli kişilerin bakışlarına ve gözlerine aldırış etmeden. Orion, yüzünü Fifi'nin rahatlatıcı büyük göğüslerine rahatça yaslayarak, direnmeye çalışmadı. Bunun yerine, kollarını Fifi'nin beline doladı ve başını memnuniyetle Fifi'nin kocaman göğüslerine yasladı. Aniden, yanlarındaki kapı açıldı. Crystalia kapıda durmuş, Fifi ve Orion'u izliyordu. Yüksek sesle boğazını temizledi ve onları kendi dünyalarından başarıyla çıkardı. "Ahem!" Fifi ve Orion, kesintiye uğradıklarını fark ederek hızla ayrıldılar. Kapıya döndüler ve orada donuk bir ifadeyle duran Crystalia'yı gördüler. "O nasıl?" Orion, ani garip atmosferden dikkatleri başka yöne çekmek için sordu. Crystalia, düşüncelerinin yüzüne yansıdığını hemen fark etti. Kısa bir süre utanç duyduktan sonra başını salladı ve "Durumu pek iyi değil" diye cevap verdi, ardından bir iç çekiş geldi. Crystalia, Orion'un yanındaki son derece kaslı kadına birkaç kez bakış attı. Orion'un onun ortağı olduğunu açıklamasına rağmen, Crystalia buna inanmakta zorlandı. Kadın inanılmaz derecede kaslıydı, kaslarının hatları belirgindi ve annesinden daha yaşlı olmasa da neredeyse aynı yaşta görünüyordu. Dahası, Crystalia, Iris ve diğer Crystalforge Elite savaşçılarından, bu kadının Orion ile birlikte White Flame ile doğrudan yüzleşen ve onun yenilgisine yardımcı olan birkaç kişiden biri olduğunu duymuştu. Bu, onun güçlü olduğu, hatta annesinin hayal edebileceğinden çok daha güçlü olduğu anlamına geliyordu. Orion, Crystalia'nın cevabını dinlerken kaşlarını çattı ve onun yenilmiş ifadesini fark etti. Iris'in ona aktardığına göre, Kral Brylon Crystalforge Elit savaşçılarının kaçışını organize etmişti. Ayrıca Crystalia ve Elysia'nın dağı terk edip üst bölgelere gitmelerini ayarlamıştı. Plan kusursuz olmasa da, Orion, Crystalforge Elit savaşçılarının krallıktan başarıyla kaçtıklarını ve Prismerian Krallığı'na hızla dönerek durumun daha da kötüleşmeden önce istikrarı sağladıklarını inkar edemezdi. "Onu görebilir miyiz?" diye sordu Orion, Selene ve Kral Brylon'un içinde bulunduğu zor durumu çözebilecek bir çözüm düşünürken. "Tabii ki, bu yüzden seni çağırdım. Seni görmek istiyor," diye yanıtladı Crystalia, başını sallayarak. Fifi'ye bir kez daha bakarak, onun inanılmaz göğüslerinin büyüklüğüne hayran kaldı. Ne kadar büyük? Orion, Crystalia'nın sözlerini başını sallayarak onayladı ve Fifi'nin hemen arkasından odaya girdi. Crystalia, Fifi'nin arkadan görünen şehvetli vücuduna bakmaktan kendini alamadı, gözleri, beline bağlanmış kumaştan ara sıra görünen belirgin kalçalarında takıldı. Fifi'nin külot giymediği belliydi ve Crystalia, annesinin ve Madam Seraphina'nınki bile aşan, şimdiye kadar gördüğü en şehvetli vücut tarafından büyülenmiş buldu kendini. Ve bu noktada, Orion'un diğer partnerlerinin nasıl göründüğünü merak etmeden edemedi. Hızla kendinden gelen sersemlikten kurtuldu, kapıyı kapattı ve hızla yanlarına geldi.