Bölüm 74 : Sınırsız Yeniden Yapılanma Bölüm 1

Loki'nin alaycı sözlerinin hemen ardından Thor hızla yere indi ve buna tepki olarak aurası eşi görülmemiş bir seviyeye yükseldi. Ancak Loki'ye tekrar saldırmadan önce, rahatsız edici bir ses havayı deldi — bir saldırı sesi. Kendi alemlerinde beklenmedik bir rahatsızlık hisseden Thor ve Loki, hareketlerini durdurdu ve içgüdüsel olarak ilahi duyularını kaynağa odakladı. Gördükleri şey onları tamamen şaşkına çevirdi. "Bir ziyaretçi mi?!?!?" İnanamayan sesleri bir ağızla yankılandı. "Bunca zaman sonra buraya nasıl bir ziyaretçi gelebilir??? Bu mantıklı değil!" Loki, çok uzun zamandır ilk kez bir şey yüzünden telaşlandı. "Şimdi ayrıntılar kimin umurunda?!? Kitaba dokunmadan onu öldürmeliyiz!!" Thor, her an cep boyutundan çıkmaya hazır bir şekilde gür sesle bağırdı. Kollarını tam hareket halinde uzatarak, korkunç bir şey yapmaya çalışıyor gibi görünüyordu. Loki ile savaşırken gösterdiği zayıf güçten çok daha güçlü bir şeydi. Thor'dan karanlık, kırmızı renkli bir aura sızmaya başladı ve ölümlü gözlerin algılayamayacağı büyüklükte dev bir yılanın silueti belirdi. Devasa yılan, geniş ellerinin üzerinde şekillenmek üzereyken, aniden bir ses duydu. "Yapma bunu, seni beceriksiz aptal! İkimizi de öldürmek mi istiyorsun?!" Loki'nin boğuk sesi yankılandı ve büyük kırmızı devin arkasına geçerek kafasına bir tokat attı. Thor, onu kesintiye uğratacak kadar cesur olan varlığın kim olduğunu görmek için öfkeyle başını çevirdiğinde, çağırmaya çalıştığı yıkıcı büyü anında dağıldı. Meğer o sadece kardeşiymiş... "Neden yaptın bunu, Loki?!?" Thor, ilahi duyularıyla okyanus boyutunu tekrar tararken, bilinmeyen ziyaretçinin sazdan kulübeye yaklaşmaya başladığını gördü ve öfkeden kudurdu. "O zaten Kitaba çok yakın! Buradan kaçmayı başarsam bile zamanında yetişemem. Ve hepsi senin yüzünden, Loki!!!!" Thor, kardeşine iyi bir dayak atmaya hazırlanırken büyük yumruğunu havaya kaldırdı. Ama ona vurmadan önce, aynı adamın kulağının yanında konuştuğunu duydu. "Seni beceriksiz aptal, ne yapmaya çalışıyorsun?" "Nasıl bu kadar hızlı etrafımdan dolaşabildi? Yıllar içinde hızı bu kadar mı arttı?" Kırmızı devin yüzünde şaşkın bir ifade belirdi ve Loki'nin sorduğu soruyu tamamen gözden kaçırdı. "Buradan kaçıp kaçmamak bir fark yaratmazdı." Thor, kardeşinin sesinin tekrar yankılanmasını duyana kadar sersemlemiş haldeydi. "Ne demek istiyorsun, Loki?!" Daha az sinirli bir ses tonuyla sordu. "Aşağıdaki ziyaretçinin tanrı olmadığını demek istiyorum. O sadece ölümlü bir varlık düzleminden gelen bir insan." Loki ciddi bir ses tonuyla cevap verdi. "Ne demeye çalışıyorsun, Loki?!? O, sadece bir ölümlü olmasına rağmen kitaba dokunabildi!!" Thor, Loki'nin kendisiyle dalga geçtiğini düşünerek öfkesi yeniden alevlendi. "Tüm kasların beynine mi gitti gerçekten? Mevcut durumu anlayamıyorsan, anlayabileceğin bir şekilde açıklayayım," Loki, kırmızı devin yüzüne küçümsemeyle bakarak cevap verdi. Thor'dan biraz uzaklaşarak, olabildiğince yavaşça dört basit kelimeyi telaffuz etti. "O bir karınca." Loki'nin düz sesi yankılandı. "Bu kadar basit, Thor." Thor, kardeşinin sözlerini duyunca yüzündeki ifade biraz yumuşadı, ama bir şeyi hala anlamamıştı. "O bir ölümlü olarak kitaba dokunabiliyor, bunun ne farkı var?" Loki, kardeşi dediği ahmak adama biraz iç çekerek hayal kırıklığına uğramış bir yüz ifadesiyle Thor'a daha ayrıntılı bir açıklama yaptı. "Bir ölümlü, fizyolojik olarak bizden çok farklıdır, Thor. O lanet kitabın takdirini kazanmak için gerekli şartları asla yerine getiremez. Bunu sen de çok iyi biliyorsun, çünkü ikimiz de o aptal şeyden bir tepki almaya çalıştık." "Ve ikimizin de o kısa süreli girişimdeki başarısızlığımızı kanıtlayan yara izleri var." Loki, kolundaki parlak kırmızı yara izini ve Thor'un kolundaki aynı renkteki biraz daha büyük yara izini göstererek sinirli bir tonla konuştu. Thor, Loki'nin ne demek istediğini anladıktan sonra, birdenbire kendini tam bir aptal gibi hissetti. Ancak dış görünüşü hala sağlam bir adamınki gibiydi. Var olan hiç kimseye, hele ki kardeşi karşısında asla zayıf yönünü göstermezdi... "Biz, aşağıdaki ölümlülerden çok daha üstün varlıklarız. Neden asla olmayacak bir şey için bu kadar endişeleniyorsun? Birinin buraya girebildiğini görünce biraz şaşırmış olabilirim, ama ne kadar zayıf varlıklar olduğunu görünce bu şaşkınlık hemen geçti." "Sen de bunu hemen fark etmeliydin, Thor. Ama şimdiye kadar senin düşünme yeteneğine hiç güvenmedim, neden şimdi bir parça da olsa zeka sahibi olduğuna inanmaya başlayayım?" Loki, Thor'un gerçekten kendi kanından kardeş olup olmadığını ciddi olarak sorgulamaya başlayınca alçak bir kahkaha attı. Thor'un kafasındaki damar tekrar şişmeye başladı, ama birlikte geçirdikleri onca zamandan sonra bunu anlamıştı. Loki böyleydi. Bu, Loki'nin bu yönünü daha çok sevdiği anlamına gelmiyordu; sadece ona tahammül etmek zorunda kalmaya daha alışmıştı.