Bölüm 97 : Şiddetli Savaş: 5 dakika

Souta, elindeki [Vajra Kılıç Saya]'ya bakarak yerde yatıyordu. Ağzını açtı ve "Hey! Kızıl kadın, orada mısın?" dedi. Birkaç saniye geçmesine rağmen hiçbir ses duymadı. Cevap yoktu ve bu kılıç bir süreliğine onu rahatsız etmeyecek gibi görünüyordu. Sonra bir kez daha onu çağırmaya çalıştı ama nafile, kadının çağrısına hiç cevap vermedi. Kadının tavrını bilmek istiyordu. Düşmanı mıydı, müttefiki mi? Aslında, kılıç ona çok yararlı olduğu için onun düşmanı olmasını istemiyordu. Kılıç, istatistiklerine büyük bir artış sağlıyordu ve ekipman becerisi, Desolate Forest'taki keşiflerinde ona çok yardımcı oluyordu. Kılıcın ekipman becerisi ve ek istatistikler olmasaydı, şövalye liderlerini yenemezdi. Rakibinin hareketlerini ne kadar tahmin ederse etsin, istatistikleri rakibine göre çok düşükse, yeterince hızlı tepki veremezdi. Tepki veremeden rakibinden bir darbe alırdı. İstatistikler arasındaki fark çok büyükse, işte böyle olur. "Hmm...?" Sonra dikkatini başka yöne çevirdi ve çevresinde çok sayıda insan olduğunu duydu. "Etrafımda bir şeyler oluyor. Hmm... Bu benim için de iyi, çünkü onların sınıfına gidip kırmızı bayraklarını toplamama gerek kalmayacak." Souta mırıldandı ve yavaşça ayağa kalktı. Giysilerindeki tozu ve kiri silkeledi. Sonra yerin sallandığını hissetti. Bu, savaşın başladığı anlamına geliyordu ve Lynn'i keşfetmediklerini ummaktan başka bir şey yapamazdı. Swoosh!! Rüzgâr, bu alanı kaplayan kalın dumanı dağıttı. Bu, onu buradaki diğer insanların gözleri önüne serdi. Ancak çoğu, birbirleriyle savaşmakla meşgul oldukları için ona bakacak zaman bulamadı. "Hmm... Ne yapıyorsunuz? Hepiniz beni görmezden geliyorsunuz, o zaman kırmızı bayraklarınızı toplayayım..." Souta mırıldandı ve elini çenesine koydu. Burada bulunan insanlara gözlerini gezdirdi. Hedefleri olan bayrakları tutan insanları saydı. Gyron, Mark ve Sena, bu durumda ne yapacağını merak ederek ona baktılar. Ancak rakipleri onlara saldırdığı için onu izleyecek zamanları yoktu. Gyron, düşmanından uzaklaşmak için zıpladı. En iyi 2. sıradaki Irlin ve diğer sınıflardan bazı öğrencilerle dövüşüyordu. Irlin tek başına bile ona zor anlar yaşatıyordu, şimdi de diğerleri onu alt etmek için savaşa katıldı. Diğer öğrencilerden bazıları, kırmızı bayrakları toplamak istiyorlarsa onu yenmenin önemli olacağına karar verdiler ve birlikte çalışmaya karar verdiler. Ancak bazı öğrenciler, birinci sıradaki rakibi yenmeyi başarırlarsa sıranın kendilerine geleceğini bildikleri için bunu istemiyorlardı. Bu yüzden Gyron aynı anda birçok kişiyle savaşıyordu. Gyron'a büyü yapan Irlin, Souta'yı fark etmedi bile. Kendisini yenen birinci sıradaki öğrenciyi alt etmeye çalışmakla meşguldü. Diğerlerinin yardımıyla bile Gyron'u yakalayamıyordu. "Tsk! Bu çöp!" Irlin, Gyron'a saldıran insanlara bakarak dilini şaklattı. Souta'yı fark eden Grunge değil, Ailene'di. Grunge, diğer öğrencilerle aynı anda savaşırken eğleniyordu. Asasını yere vurdu ve etrafına bir bariyer oluşturdu. Sonra asasını salladı ve etrafındaki zemin hızla buza dönüştü. Ve bir kez daha etrafına başka bir bariyer oluşturdu. "Bu kadar yeter..." Ailene mırıldandıktan sonra başını çevirip Souta'ya baktı. Souta'nın buradaki herkese baktığını gördü. Ne yapmayı planladığını merak etti. Souta etrafına bakındı ve mırıldandı, "Bryan burada olsaydı, tereddüt etmeden savaşa katılırdı. Eh, ben de..." Mana'sını vücudunda dolaştırmaya başladı. Kılıcına bir kez daha baktı. Geçen sefer evrim geçirdikten sonra olanlardan dolayı bu kılıcı kullanmak istemiyordu. "Huff..." Derin bir nefes aldı ve dizlerini hafifçe bükerek "bum" diye bir ses çıkararak kırmızı bayrakları tutan en yakın kişiye doğru hücum etti. Swoosh!! "Yakaladım," dedi Souta sırıtarak ve kılıcını adama doğru savurdu. "Ne-" Adam, Souta'nın önünde belirdiğini görünce şaşırdı. Kaçmaya çalıştı ama çok geçti. Kılıç çoktan ona doğru geliyordu ve kaçamayacağını biliyordu. Putchi!! "Ahh!!" Adamın göğsünde büyük bir kesik oluştu. Göğsündeki yaradan kan fışkırdı. Souta elini hareket ettirip adamın elindeki kırmızı bayrakları yakaladı. Bayrakları adamın elinden zorla çekip çıkardı. Sonra ayağını kaldırıp adamın göğsüne tekme attı. Adam havaya uçtu ve yere çakıldı. Bu, etraftaki insanların dikkatini çekti. Hepsi hareket etmeyi bıraktı ve adamdan kapmış olduğu kırmızı bayrakları tutan Souta'ya baktı. Souta onlara baktı ve yavaşça ağzını açarak, "Dövüşelim ve kim kazanacak görelim." dedi. Yavaşça avucunu kaldırdı ve [Gölge Bağlama] büyüsüyle birlikte [Gölge Diken] büyüsünü yaptı. "Hmm...?" Irlin yere baktı ve hemen zıpladı. "Zıplayın!!" Arkadaşlarına bağırdı. Ailene havaya zıpladı ve asasını ona doğrulttu. Manasını topladı ve bir büyü yaptı. [Mana Bullet]!! Onun yanında düzinelerce mavimsi top belirdi. Mavimsi toplar hızla ona doğru fırladı. Swoosh!! Swoosh!! Souta elinde tuttuğu bayrakları havaya fırlattı. Ardından Ailene'nin yaptığı [Mana Bullet] büyüsünden hızla kaçtı. "Oho, bu tehlikeli, biliyorsun..." Souta, etrafına bakındı. Kırmızı bayraklar tutan başka bir öğrenci gördü. [Dash] yeteneğini kullanarak o öğrenciye doğru koştu. Bir anda öğrencinin önüne geldi. Souta [Shadow Bind] yeteneğini kullanarak kılıcını savurdu. Sonra bayrakları kaparak öğrenciyi kendinden uzağa tekmeledi. Swoosh!! Aniden, başının üstünden bir yumruk geçince eğildi. Souta bakınca birinci sınıfın en iyi 4'lüsünden biri olan Grunge'ı gördü. Kılıcını yatay olarak savurdu ama Grunge bir adım geri çekilip kılıcından kolayca kaçtı. Elinde sıkıca tuttuğu kırmızı bayrakları yakaladı ve Grunge'a doğru fırlattı. Grunge bayrakları kaçınmak için yana çekildi ve Souta'ya doğru atıldı. Swoosh!! Aniden, ayaklarının yere yapıştığını fark etti. Grunge aşağı baktı ve zeminin çamura dönüştüğünü gördü. [Çamur Kayması]!! "Seninle sonra dövüşürüz." Souta ona gülümsedi, sonra arkasını dönüp kırmızı bayrakları tutan öğrenciye doğru hücum etti. Bu seferki hedefi kırmızı bayraklı öğrencilerdi. Souta, buradaki hiç kimsenin kırmızı bayrağı almasını istemiyordu. Kırmızı bayraklı olanlar dışında kimseyle kavga etmeyecekti. Shadow Bind ve Shadow Spike büyüleriyle buraya toplanan birkaç öğrenciyi yere devirdi. Güçlü olanları zayıf olanlardan ayırdı, böylece buraya sadece biraz gücü olanlar kaldı. Hepsi de 1'den 30'a kadar sıralanan en iyi öğrenciler ve kırmızı bayrakları tutanların yaptığı gibi arkadaşları tarafından kurtarılan birkaç kişiydi. Irlin buna kaşlarını çatarak "Onun peşine!" dedi. Ailene ve Grunge, Irlin'e baktı ve başlarını salladı. Savaş alanında koşuşturan Souta'nın peşine düştüler. Swoosh!! Swoosh!! Irlin, Ailene ve Grunge'ın rakiplerini durdurmak için bir büyü yaptı. Bu insanlarla o ilgilenecekti, ancak Gyron'un kendisine saldıracağından endişeleniyordu. Başını çevirip Gyron'a baktı. Gyron'un diğer öğrencilerle dövüştüğünü gördü. "Haha, yakalayabilirsen yakala." Souta, Ailene ve Grunge tüm güçleriyle onu kovalarken güldü. Etrafta dolaştı ve ağacın tepesine atladıktan sonra tekrar aşağıya atladı. İki kişi onun hareketlerini takip etmekte zorlanıyordu. Etrafta koşarken, yere dağılmış olan Brawler Sınıfı 1-A'nın bayraklarını topladı. "Ne yapmaya çalışıyor? Sadece kırmızı bayrakları almak için mi koştu yoksa başka bir amacı mı var? Hiçbir fikrim yok." Ailene, onun hareketlerinin ardındaki nedeni tahmin etmeye çalışırken düşündü. "Sen!! Buraya gel ve benimle dövüş!!" Grunge avazı çıktığı kadar bağırdı. Her iki avucunu açtı ve Souta'ya doğru bir büyü yaptı. Swoosh!! "Seninle sonra dövüşürüz," diye cevapladı Souta gülerek ve büyüyü kaçmak için vücudunu hareket ettirdi. "Öyleyse bekle. Seninle tüm gücümle dövüşeceğim." Sınavın bitmesine kalan süre: 5 dakika...