Bölüm 848 : Hızla Katları Tırmanmak

Farklı Melezlerin farklı yetenekleri olduğundan, bazıları diğerlerinden daha tehlikeliydi, ancak 40 ila 47. katlarda yaklaşık 8. seviye Melezler vardı. Öğrenciler partiler halinde gitseler bile, 40. seviyenin altına inmek son derece zordu. Gustav, zindanın her köşesini tamamen gezip en alt seviyeye, yani 47. seviyeye ulaşmaya karar vermişti. "Görünüşe göre sonunda Yarki'mi tam güçle kullanabileceğim," diye düşündü Gustav ilgiyle. Onu tam potansiyeliyle kullanma fırsatı hiç olmamıştı ve bu, bunu yapması için bir fırsat olabilirdi. Öğretmenlere karşı kullanmaktan kaçınmıştı çünkü böyle bir güce sahip olduğunu gizli tutmak istiyordu. Kimsenin bunu fark edip etmeyeceğini bilmiyordu. Zindanlarda bile kameralar vardı, ancak çoğu zaman, hem öğrenciler hem de Melezlerin enerji patlamaları nedeniyle yayınlarda kesintiler oluyordu, bu yüzden bunu anlamak zordu. Bu şekilde Gustav, fark edilme konusunda endişelenmiyordu ve Yarki'sinin menzilini azaltmayı planlıyordu, çünkü artık çok daha geniş bir alanı kapsayabileceğini çok iyi biliyordu. Ertesi gün geldi ve Gustav, sabah egzersizleri başladığında zindanı erkenden ziyaret etti. Bazı son sınıf kadetler de zindana giriyordu ve bazıları onu giriş noktasında fark etti. "Gustav, ben Killjay; birlikte bir grup kurmaya ne dersin?" Belirgin şekilde soluk tenli, 1,80 boyundaki bir kadet, sesini yükselterek Gustav'a doğru ilerledi. "Gerek yok," Gustav eliyle onu uzaklaştırdı ve içeri girmeye devam etti. Beklendiği gibi, grup kurmaya çalışan diğer öğrenciler de Gustav'la aynı grupta olmak istediler, ama o onları da reddetti. Gustav, gelecekteki talepleri daha ortaya çıkmadan önlemek için tek başına zindana girdi. Swoosshhh~ Zindan, aşağıya doğru indikçe bir labirent gibiydi. Birden fazla geçit ve zaman zaman farklı bir şekle bürünen alanların karmaşık yapısı nedeniyle burada kaybolmak mümkündü. Beklenmedik anlarda geçitler kapanır ve yenileri açılırdı. Bir grup, onu öldürene kadar melez bir yaratıkla birlikte kapana kısılabilirdi; çıkmak için hiçbir çıkış yolu olmazdı. Aşılmaz bir tehlikeyle karşı karşıya kalanların dışarı çıkabilmelerinin tek yolu, kadetlerin donanımında bulunan acil durum jetonunu kullanmaktı. Jeton kullanıldığı anda, kadet ölümden kurtulmak için zindandan dışarı ışınlanıyordu. Gustav, zindanın alt katlarına doğru hızla ilerledi, bir seviyeyi diğerinin ardından geçerek. Daha önce durduğu otuz dokuzuncu kata ulaşabilmek için çoğu katı hızlıca geçmek istiyordu, ancak bazen kendini bir yaratıkla birlikte şekil değiştiren bir alanda kapana kısılmış buluyordu. Diğerleri gibi, bir sonraki seviyeye geçebilmek için onlarla savaşmak zorunda kalıyordu. Otuz dakika içinde Gustav, otuz seviyeyi geçmişti ve bir sonrakine doğru ilerliyordu. Bazı öğrenciler zindanda yirmi seviyeyi geçmek için bir günden fazla zaman harcadıkları düşünülürse, bu kaydedilen en hızlı zamandı. Gustav, bu seviyeleri olabildiğince hızlı bir şekilde geçmeye devam etti. Daha önce bu seviyeleri geçtiği için, bu sefer nispeten daha kolaydı. Otuz dakika sonra, otuz dokuzuncu seviyeye ulaştı. Bu seviyede, kollarını güçlü baltalara dönüştürebilen üç dev maymun benzeri melez, kötü niyetle Gustav'a doğru hücum ediyordu. Hepsi yetmiş beş seviyenin üzerindeydi, bu da Echo rütbesindeki melezlerin en yüksek güç seviyesinin birkaç katına eşdeğerdi. İlki Gustav'ın önüne geldi ve aşırı bir güçle balta salladı. Gustav yana doğru kaydı ve üç metrelik yaratığın kolu gibi baltayı yana doğru tekmeledi. Yumruğunu yaratığın karın bölgesine saplayarak onu geriye doğru fırlattı, tam da başka bir yaratık sol taraftan Gustav'ın kafasına doğru keserken. [Atomik Kılıç Etkinleştirildi] Sol elinde dört fit uzunluğunda süt rengi bir bıçak belirdi ve Gustav, aşağı inen balta benzeri kolu karşılamak için bıçağı yukarı doğru savurdu. Swhhiiiii~ Atomik bıçak kolu ikiye ayırarak kesti ve siyah kan her yöne sıçradı. Scrrrrrrhhhhhh~ Yaratık acı içinde kükrerken, Gustav sağ yumruğunu yaratığın göğsüne doğru savurmuştu, ama o sırada üçüncü yaratık Gustav'ın arkasına gelmiş ve sırtına doğru yumruğunu savurmuştu. [Sprint Etkinleştirildi] Arkadaki yaratık, Gustav'ın tek bir adım atıp arkadaşının arkasında belirdiğini gördü. Gustav, az önce elini uzaklaştırdığı yaratığı ileri itti, bu da başlangıçta arkada olan yaratığın yanlışlıkla karışık ırklı arkadaşının kafasını kesmesine neden oldu. Her bir kesik o kadar güçlüydü ki, kalan enerji yan taraftaki duvara çarparak üzerinde uzun bir çizik oluşturdu. Kafa kesilmiş ceset bir çuval fasulye gibi yere düşerken, karışık ırklı arkadaşının kanı yüzüne fışkıran bir çeşme gibi akıyordu. Yaratığın kendi arkadaşının kanıyla kör olduğu fırsatı değerlendiren Gustav, ileri atıldı ve Atomik bıçağı göğsüne sapladı. "Ghhrrrahhhhhh!" Yaratık acı içinde kükredi, gözleri kızardı ve son nefesini Gustav'ı yerinde tutmak için kullanmaya çalıştı. Bu sırada üçüncü yaratık Gustav'ın arkasında belirdi ve yanan mavi alevlerle kaplı koluyla Gustav'a saldırdı. Gustav, bu maymun benzeri melez yaratığın tutuşunun çok güçlü olduğunu fark etti, ama ne yazık ki Gustav ondan çok daha güçlüydü. Bu yaratık hala ona tutunurken dönerek, Gustav'ın arkasında beliren yaratık, aşağı doğru keserken arkadaşını baştan aşağı ikiye böldü. Gözleri, savaşı böylesine kurnaz bir duruma sokmayı başaran önündeki insan figürüne bakarken büyüdü.