Bölüm 816 : Takip

Endric bunu fırsat bilip Gustav'ın odasına giderek Angy'nin herkesten önce geldiğini ona söylemeye karar verdi. Konut alanına doğru ilerlemeye başladı. Başlangıçta Gustav'ı görmek için doğrudan odasına gitmeyi denemişti, ancak Gustav'ın odasının kapısını her çaldığında, Gustav evde değilmiş gibi davranıyordu ve bazen yeni başlayan özel eğitim nedeniyle gerçekten evde değildi. Endric bu sefer onu odasında bulmayı umuyordu ve kapıyı çalmak Gustav'ın dikkatini çekmezse, Angy'nin dönüşünden bahsedecekti. Birkaç dakika sonra, konut binasına vardı ve tüm odalarının bulunduğu kata doğru ilerledi. O kata vardığı anda, Gustav, E.E, Aildris ve Falco'nun asansör alanına doğru gittiğini gördü. "Emin misin?" "Haha, tabii ki, bugün otuz dördüncü seviyeyi geçtim." Koridorda yürürken sohbet ediyorlardı. Endric'in silueti göründüğü anda, Gustav sistemden bildirimler almaya başladı. [Ev sahibi ile Endric'in birbirine çok yakın olması, görevin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olacaktır] [Ev Sahibi'nin mesafeyi koruması gerekir...] [10] [9] Endric'in onlara doğru yürüdüğü görüldüğünde, görüş alanında bir geri sayım başladı. "Tamam çocuklar, ben gitmeliyim," dedi Gustav aniden ve koşarak uzaklaşmaya hazırlandı. Diğerleri bunu duyduktan sonra kafaları karıştı. Gustav'ın onları eğitim merkezine kadar takip etmesi gerekiyordu, ama şimdi aniden gitmesi gerektiğini söyledi. Endric'in varlığı fark edilir edilmez aniden planı iptal etmeye karar verdiği için, Gustav'ın Endri'den kaçtığına artık gerçekten inanıyorlardı. Gustav koşmaya başlarken, Endric konuştu. "Angy geri döndü," diye yüksek sesle seslendi. Asansörün önüne varmış olan Gustav, bunu duyduğu anda adımlarını durdurdu. "Ne?" Sistemdeki zamanlayıcıyı umursamadan Endric'e dönerek seslendi. "Onu az önce gördüm ve diğerlerinin isimleri..." Endric çenesini tutarak dedi. "...Ma... Matilda, Vera ve Glade..." diye ekledi. "Nerede?" diye sordu Gustav. ("Hey Gustav, ondan hemen uzaklaşmalısın, yoksa görevi başaramazsın.") Sistem kafasında seslendi, ama Gustav onu görmezden geldi. [3] [2 "Beni takip et, sana göstereceğim," Endric arkasını dönerek dedi. Bu noktada Gustav geri sayımı hatırladı ve son saniyede koridorun korkuluklu alanına doğru hızla koştu ve atladı. Thooom~ [1] Vücudu havada uçarak, neredeyse bir anda bin fit mesafeyi aştı. Bu noktada, Endric'e büyük bir mesafe kazandırdığı için zamanlayıcı durdu. Herkes, Gustav'ın neden böyle bir şey yaptığını merak ederek, şaşkın bakışlarla yerinde durdu. En azından Endric'i takip ederek Angy'nin nerede olduğunu öğreneceğini düşünmüşlerdi. Kadınlar izin olmadan erkeklerin konutlarına giremezlerdi, bu yüzden Angy'nin onlardan birini görmedikçe buraya gelemeyeceği mantıklıydı, ancak saat geç olduğu için bu ancak ertesi gün olabilirdi. Gustav'ın, ertesi güne kadar Angy'yi görmek istemediği için onu aramak için Endric'i takip etmemesi mantıklı değildi. Endric'e doğru yürümeye başladılar ve onu Angy'yi gördüğü yere götürmesini istediler, ama Endric aniden avuçlarını öne doğru iterek havada sıçradı. Fwhiiii~ Gustav'ın gittiği yöne doğru uçmaya başladı. Binlerce metre uzağa indikten sonra, Gustav görevin hala devam ettiğini gördü ve rahatsızlık duyarak kaşlarını çattı. "Bu olamaz..." Tam bir şey söylemek üzereyken, havada onun yönüne doğru gelen bir siluet göründü. "Benden kaçtığını biliyorum ağabey... En azından söyleyeceklerimi dinle," Endric, Gustav'ın bulunduğu yere doğru hızla uçarken yüksek sesle konuştu. Swoooosshhhh~ Zamanlayıcının yeniden başladığını gören Gustav, hızla ilerleyerek Endric'e büyük bir fark attı. Endric, Gustav'ın ona şans vermeyeceğini görünce, peşine düşmeye karar verdi. Şu anda üzerinde durduğu görünmez tahta aniden büyük bir hızla ileri fırladı ve onu anında Gustav'ın peşine taktı. Gustav, Endric'in kendisine yetişip hayalet gibi havada uçtuğunu görünce şaşırdı. [Sprint Etkinleştirildi] Gustav, MBO kampındaki ormanlık alandan birine dalarken aniden hızını artırdı ve etrafına rüzgar yaydı. Gustav'ın figürünün neden olduğu şiddetli rüzgârla bölgedeki ağaçlar geriye doğru eğilirken, toz ve yapraklar etrafa saçıldı. Buna rağmen Endric de havada hızlı bir şekilde ilerliyordu. Ormanlık alanın üstünden, Gustav'ın yolunda bıraktığı izleri izledi, bu izler yavaş yavaş ona öncekinden daha geniş bir fark yaratıyordu. Endric gözlerini kısarak gözlerini kırptı... Zhrrehh~ Figürü aniden ortadan kayboldu ve ilk konumunun birkaç yüz metre ilerisinde, havada yeniden ortaya çıktı. İki kez daha gözlerini kırptı ve aynı hareket tekrarladı, Gustav'ın hızı çok artmış olmasına rağmen onu Gustav'a yaklaştırdı. Gustav, Endric'in siluetinin havada kendisine yaklaştığını hissedince bir kez daha şaşkına döndü. Endric'in bu hızda kendisine yetişebileceğine inanamıyordu. "Gustav, lütfen, bu önemli, birkaç dakika konuşalım," diye Endric yukarıdan onu kovalarken tekrar bağırdı. "Seninle konuşmak istemiyorum," diye cevapladı Gustav ve hızını bir kez daha artırdı. Bir şelale alanından koşarak, düşen şelalenin üzerinden atladı. Endric şu anda uçtuğu için bu zahmete girmesine gerek yoktu; sadece yukarıdan Gustav'ı takip etti. Gustav, Endric ile arasında güvenli bir mesafe bırakmıştı, bu yüzden geri sayım bir kez daha durdu. "Beni takip etmeye devam edecek misin?" Gustav'ın sesi, sesini duyurduğu anda çevreye yankılandı.