Bölüm 59 : Ben Daha Tecrübeliyim

"Tamam, bugünlük bu kadar yeter. Gidebilirsiniz!" Felberta duyurdu. Artık bilinci yerine gelmiş ve Felberta'ya her şeyi rapor eden Joyab, ağzının seğirdiğini hissetti. Mesai bitimine hala bir saat vardı ve hazırlaması gereken birkaç rapor daha vardı. Beklendiği gibi, o adamın dönüşü kötü haberdi, Viscount Felberta'nın ciddiyetle çalışmasını görmek çok güzeldi ama şimdi o geri döndü ve Felberta yine erken çıkışı duyuruyor. Daha da kötüsü, o kadar kısa sürede o kadar güçlendi ki, artık ona hiçbir şey söyleyemiyordu. Ne sinir bozucu ve can sıkıcı bir adam! Tabii ki, bunları yüksek sesle söylemeye cesaret edemedi ve sadece selam verip ayrıldı. Felberta gülümsedi, sonra hızla ayağa kalktı ve odasına koştu. Nux'un şu anda odasında onu beklediğini biliyordu. Uzun zamandır onunla vakit geçirmek için can atıyordu. Ancak, onunla şu ya da bu şeyi yapmayı hayal ederken, artık kız kardeşi olan iki hizmetçisi karşısına çıkıp şöyle dedi: "Vikont Felberta, akşam yemeği hazır." "Ne?" "Akşam yemeği hazır." Felberta kaşlarını çattı, bu ikisi onun nereye gittiğini ve ne yapacağını bilmeliydi. Şu anda onu rahatsız etmemeleri gerekirdi ama Skyla'nın ciddi ifadesinden bir anlığına sızan kurnaz gülümsemeyi gördüğünde, onların neyin peşinde olduğunu hemen anladı. 'Sen eğlendikten sonra, benim eğlenmemi engellemeye mi cüret ediyorsun? Ne kadar acımasızsın!' "Viscount Felberta, bize öyle bakmayın, biz sadece sizin iyiliğinizi düşünüyoruz. Sizin yaşayacağınız şeyi daha önce yaşamış biri olarak, çok fazla enerjiye ihtiyacınız olacağına inanıyorum. Bu nedenle, işi yapmadan önce akşam yemeği yemeniz tavsiye edilir" Skyla, gülmesini zorlukla tutarak tavsiye etti. "Sen..." Felberta nutku tutuldu. "Benden daha deneyimliymiş gibi konuşmaya nasıl cüret edersin? Unutma, sen sadece duvarın arkasından bakarken, ben gerçek şeyi deneyimledim!" Felberta bunu nasıl sessizce kabul edebilirdi? O da acımasızca karşılık verdi. Skyla kızardı, bu onun karanlık bir anısıydı, sadece onu taklit ediyordu, neden bu konuyu açarak bu kadar acımasız davrandı ki... Felberta, onun tepkisinden memnun kaldı ve şöyle cevap verdi: "Benim enerjimden endişelenmene gerek yok, çünkü bu konuda bir ay önce bakire olan siz ikinizden daha deneyimliyim." Bir başka kurnazca iğnelemeyle, Vikont Felberta odasına doğru yürüdü. Skyla ve Lane ise utançtan kızardılar; kalplerinde, bir daha asla onun sözlerini dinlemeyeceklerine ve Vikont Felberta'yla alay etmeyeceklerine karar verdiler. … Her şeyi başlatan Nux, [Sense] ile bu sahneyi izlerken kıkırdayarak gülüyordu. Viscount ile karşılaştırıldığında, iki hizmetçinin kelime oyunları konusunda hiçbir şey yapamadığını itiraf etmek zorundaydı. Viscount onları patron gibi idare ediyordu. Kıkırdadı ve Felberta'nın odaya girmesini bekledi. *Bam* Kapı birden açıldı ve Felberta ortaya çıktı, sonra Nux'un ona nazikçe gülümsediğini ve kucağını okşadığını gördü. "Hmph!" Sonra burnunu çekerek ona doğru yürüdü ve kucağına oturarak sordu: "Skyla ve Lane'den gelmemi engellemelerini istemeye nasıl cüret edersin? Artık beni istemiyor musun?" "Neden bahsediyorsun?" Onun bilmiyormuş gibi davranmasını gören Felberta, tekrar burnunu çekerek cevap verdi: "Oyunculuğu bırak! Kendi kız kardeşlerimi tanımadığımı mı sanıyorsun? Skyla böyle bir şey yapamayacak kadar sakardır, Lane ise bunu yapacak kadar ciddi değildir. İkisi de biri onlara söylemedikçe böyle bir şey yapmazlar." "Haah... Son derece güzel ve zeki bir soylu kadına karşı gerçekten kazanamazsın, değil mi..." Nux iç geçirdi, sözleriyle 'bilinçsizce' ona iltifat etmeyi de ihmal etmedi. "Hmph! Tabii ki yenemezsin!" Felberta burnunu çektikten sonra biraz gülümsedi. O, vücudunu okşarken böyle şakalaşmayı özlemişti. "Hey Fel, sana sormak istediğim bir şey var…" Aniden, Nux mırıldandı. "Ne var?" "Neden bir erkek oyuncağı aradın? Yani, senin görünüşünle, erkek oyuncağın olacak birini bulsan da şaşırmam. Hatta bazıları bunun için para bile öder!" Felberta birden kızardı ve cevap verdi "Aslında benim fikrim değildi..." "Hmm?" "Aslında bir erkeğe ihtiyacım yoktu. Kocam öldükten sonra, kimsenin yardımı olmadan çocuğumu tek başıma büyüttüm. Birçok asilzade, hatta markizler bile bana cariyeleri olmamı teklif ettiler ama hepsini reddettim. Sonra arkadaşım Flor, benim dominant bir tip olduğumu söyledi ve bir erkek oyuncağı edinmemi tavsiye etti. Bunu ilginç bir fikir buldum ve kabul ettim. Seninle seks yapmayı planlamıyordum... en azından hazır olana kadar, ama..." "Hehe~ Ama direnmek çok zordu, değil mi~" Nux kulağına fısıldadı. Felberta kızararak başını salladı, şu anda çok sevimli görünüyordu. "Ama o gün davranışların, bunu birkaç kez yapmış gibi görünüyordu... oh... bir asilin oyunculuğunu hafife alamazsın, değil mi?" "Heh! Sen mi konuşuyorsun!" Felberta alaycı bir şekilde dedi. "Ha? Ne demek istiyorsun?" "Hadi ama, aptal numarası yapmayı bırak, 'V-Vikont F-Felberta, s-s-sen gerçekten çok güzelsin'den 'Sevgili Fel, bugün gerçekten muhteşem görünüyorsun~'e, sence bu birkaç günde gerçekleşebilecek bir değişim mi?" Felberta, Nux'a sert bir bakış atarak sordu. "Hahaha~ Beni yakaladın" Nux güldü, dürüst olmaya karar verdi. "Beni kandırdın!" Felberta dedi. "Evet, ama bu seni tamamen kendime ait kılmanın tek yoluydu ve sen açgözlü benim için seni bırakamayacak kadar güzeldin~" Nux kulağına yumuşakça fısıldadı. Sonra onu kaldırıp yatağa yatırdı ve "Sana bedenimle tazminat ödeyeyim mi?" diye sordu. Felberta gülümsedi, sonra yuvarlandı ve pozisyonunu değiştirerek onun üzerine oturdu. "Merak etme, bedeninle telafi etmeden seni bırakmayacaktım zaten."