Bölüm 424 : O çok temiz. O kadar temiz ki, şüpheli bile denebilir.

"Hayır, hiçbir şey bulamadım, Üçüncü Prens hakkında hiçbir şey bulamıyorum." Amaya bazı belgeleri gözden geçirirken başını salladı. Hemen yanında oturan Nux kaşlarını çattı. "O çok temiz. O kadar temiz ki şüpheli." Amaya gülümsedi ve başını salladı. "Şey, şimdi sadece önyargın konuşuyor. Üçüncü Prens'in bir şeyler sakladığını zaten varsaymışsın. Onun hakkında bir şey bulsak da bulmasak da, yine de ondan şüphelenmeye devam edeceksin." Nux, Amaya'ya baktı ve sonra başını salladı. "Aynı fikirde değilim, ama yine de o adamın şüpheli olduğunu düşünüyorum. O bir prens, neden bu kadar gizemli? Neden çoğu insanın bildiği bilgiler dışında onun hakkında başka hiçbir bilgimiz yok?" "O, çoğu zaman odasında kalan bir Kultivasyon Manyağı olarak biliniyor. Bu yüzden onun hakkında bilgi toplamak biraz zor. İnsanlar hizmetçileriyle konuşmaya çalıştılar, ancak onlardan yararlı hiçbir bilgi alamadılar." Amaya cevapladı. "Gördün mü? Bu kanıtlıyor. Hizmetçileri garip bir şekilde ağzı sıkı, Lovis'te kesinlikle bir sorun var." Nux işaret etti ve Amaya yine güldü. "Ya da bu, onun gerçekten saklayacak hiçbir şeyi olmadığı anlamına da gelebilir." Nux, yüzünde ifadesiz bir bakışla Amaya'nın gözlerine baktı ve sonra sordu. "Gerçekten öyle düşünmüyorsun, değil mi?" "Tüm mantık, Üçüncü Prens'in aslında masum olduğu gerçeğine işaret ediyor ve şimdiye kadar konuştuğumuz her şey sadece bizim varsayımımız." Amaya cevapladı. Nux'un kaşları daha da çatıldı, bunu gören Amaya gülümsemesini genişletti ve devam etti. "Ancak benim varsayımlarım asla yanlış çıkmaz." Bu sözleri duyan Nux gülümsedi. "Yani demek istediğin..." "Evet, bu Lovis hakkında hiçbir şey bulamazsak, onunla konuşmamız gerekecek." Amaya başını salladı ve Nux'un gülümsemesi genişledi. "Peki, benim zeki karım, bunu nasıl yapacağız?" "O kadar da zor değil, Lovis'in kız kardeşi bizim takımda, unuttun mu?" "Evane'i de bu işe mi karıştıracağız?" Nux kaşlarını çattı. "Oh? Yardım etmeyeceğini mi düşünüyorsun?" Amaya sordu. "Elbette yardım eder, ancak bu ona zarar verebilir..." "Nux, Evane çocuk değil, kardeşlerine biraz fazla güveniyor ve onlara yakın olabilir, ancak bu, onlara körü körüne güveneceği ve gerçeği öğrenmeye çalışmayacağı anlamına gelmez. Hatta, bu fırsatı Lovis'in bizim düşündüğümüz gibi bir adam olmadığını sana kanıtlamak için kullanmaya çalışacaktır." Amaya cevapladı ve bir süre düşündükten sonra Nux başını salladı. "Tamam." "Güzel, şimdi onunla iletişime geç ve her şeyi ona açıkla." Nux, Amaya'nın söylediğini yaptı ve Evane'ye her şeyi açıkladıktan sonra kadın başını salladı. "Tamam, odama gel, hemen Lovis'le konuşmaya gidelim." Sonra Evane'nin yüzünde küçük bir gülümseme belirdi ve şöyle konuştu "Sanırım kayınbiraderinle yüz yüze görüşmek tüm şüphelerini giderir." Bu sözleri duyan Nux, Amaya'ya baktı ve kuru bir gülümsemeyle karşılık verdi. Dürüst olmak gerekirse, Amaya korkutucu bir kadındı. O, kelimenin tam anlamıyla her şeyi tahmin edebiliyordu ve çoğu zaman tahminleri gerçek oluyordu. Tıpkı Evane'nin durumunda olduğu gibi. "Hazır mı?" Nux'un ifadesine bakarak Amaya tahminde bulundu. Nux yenilgiyi kabul ederek güldü, sonra Amaya'nın dudaklarına öpücük kondurup cevap verdi "Şimdi ayrılacağım." Amaya gülümseyerek başını salladı, sonra Nux'un başını tutup onu tekrar öptü. Nux karşı koymadı ve Amaya'nın istediği her şeyi yapmasına izin verdi. 5 dakika sonra, Amaya sonunda tatmin olduğunda, Nux'u bıraktı ve başını salladı. Nux da başını salladı ve sonra ortadan kayboldu. Sonra Evane'nin odasında ortaya çıktı, kadın yüzünde bir gülümsemeyle onu bekliyordu. "Hoş geldin." Nux, önünde duran sarışın kadına baktı ve yumuşak vücudunu kucakladı. "Şimdi gidelim mi?" Evane heyecanlı bir ifadeyle sordu. "Amaya'nın sorularını hatırladın mı?" Nux karşılık verdi. "Tabii ki." Evane başını salladı. Nux da başını salladı ve yüzünün yarısını bir maskeyle kapattıktan sonra, vücuduna yapışan siyah giysiler giyip, kültivasyonunu Büyük Usta Aşamasına ayarladıktan sonra başını eğdi. "Önden buyurun, Leydi Evane." Evane gülümsedi ve odasından çıktı. Nux, sadık bir hizmetkar gibi onu arkadan takip etti ve elbette bu fırsatı kaçırmadı, Evane hareket ederken sağa sola sallanan diri kalçalarını izlemeye devam etti. Evane onun bakışlarını hissetti ve gülümseyerek başını salladı. İkisi hiçbir şey konuşmadılar, ancak bu küçük yürüyüşten kendi anlarını yarattılar. Birkaç dakika sonra, Evane Lovis'in odasının önünde belirdi ve kapıyı çaldı. *Tık tık tık* "Kardeşinin odasına girmeden önce kapıyı çalmalısın, şüpheli." Nux gözlerini kısarak yorum yaptı. "Ya sen ve ben keyifli vakit geçirirken o kapıyı çalmadan odamıza dalarsa?" "Haklısın, kapıyı çalmak önemli sanırım." Nux anlayışla başını salladı. Birkaç saniye sonra, kapı Lovis'in uşağı tarafından açıldı. "Hmm? Leydi Evane? Efendi Lovis ile görüşmeye mi geldiniz?" Uşak saygıyla sordu. Uşağı gören Nux, gözlerini tekrar kısarak baktı. 'Uzman Seviye Uşak, Raguel, Birinci Prens bile sadece Büyük Usta Seviye Kültivatör'ü uşak olarak tutuyor. 'Birinci kardeşi gölgelerden koruyan insanlar var, Lovis'in ise böyle birisi yok. Her prensin kendini koruma yöntemi farklıdır." Evane cevap verdi. "Evet, biliyorum, beni rahatsız etme, sadece bazı gözlemler yapıyorum." "Ne yapmaya çalıştığını biliyorum." Evane cevapladı. Nux cevap vermek istedi, ancak o cevap veremeden Evane uşaklara döndü. "Evet, onu görmeye geldim." "Şey... Leydi Evane, Efendi Lovis şu anda meditasyon yapıyor. Yani eğer sorun değilse..." "Önemli bir konu, onunla konuşmam gerekiyor, Hemen." Evane sert bir tonla konuştu. Evane'nin bu tavrını gören Nux, gülümsemeden edemedi. Lovis'in uşağı şaşırdı, ancak kısa sürede kendini topladı ve başını salladı. "Tamam, Efendi Lovis ile konuşacağım, lütfen oturun ve biraz bekleyin."