Bölüm 423 : Bu kötü.

"Nux, buraya gelebilir misin?" Amaya ciddi bir ses tonuyla rica etti. "Hmm? Bir şey mi oldu?" Nux, Ember ve Thyra'nın ortak saldırısına karşı savunma yaparken sordu. "Evet." Amaya başını salladı. Nux'un yüzü ciddi bir ifadeye büründü. "Tamam, hemen oraya geliyorum." Nux cevapladı ve aynı anda Ember'in kılıcını engelledi, ardından onun sağ bacağına saldırdı. Ember dengesini kaybetti ve yere düştü. Ember devre dışı kalırsa kazanmanın imkansız olacağını bilen Thyra, takım arkadaşını kurtarmak için arkadan saldırdı, ancak Nux onun elini yakaladı, onu kaldırdı ve Ember'in hemen yanındaki yere çarptı. Sonra elleriyle ikisinin boynunu tuttu ve hareket etmelerine izin vermedi. Yüzü terle kaplı halde, altındaki iki güzel kadına bakıp gülümsedi. "Bu iyiydi." "Ne oldu?" Thyra sordu. Nux kafasını karışık bir şekilde eğdi. "Kavgayı bu kadar çabuk bitirmezsin. Öyle yaparsan bizden nasıl yararlanırsın?" Thyra nedenini açıkladı. Nux güldü ve cevap verdi "Amaya aradı. Durum ciddi gibi görünüyor." Amaya'nın adını duyan Ember dudaklarını büzdü. "Hmph!" Onun bu halini gören Nux gülümsedi. Sonra, Ember'in alnına bir öpücük kondurdu, ardından Thyra'ya da aynısını yaptı ve ayağa kalktı. "Ben şimdi gidiyorum." Ember başını salladı. "Tamam, gidip diğerlerinin nasıl olduğunu bir bakalım." Nux gülümsedi ve sonra ortadan kayboldu. Bir sonraki anda, Amaya'nın önünde belirdi ve odaya girer girmez [Sense] yeteneğini etkinleştirdi. "Kimse yok, merak etme, biri beni gözetliyor olsaydı seni çağırmazdım." "Hooh? Bu nadir bir durum. Neden bugün seni izleyen kimse yok?" "Kral kendi işleriyle meşgul." Amaya gülümsedi. Nux başını salladı, sonra Amaya'ya doğru yürüdü ve onu kucağına oturtdu. "Ee? Ne oldu?" Eli Amaya'nın vücudunda dolaşmaya başlarken sordu. Amaya elbette onu durdurmadı. Yüzünde küçük bir gülümseme belirdi ve cevap verdi "Raguel, Lucas'la tanıştı." "Hmmm, Raguel Birinci, Lucas da Dördüncü, doğru mu?" "Evet." "Ah, demek ikisi tanıştı. Eh, böyle bir şeyin olabileceğini söylemiştin." "Aynen öyle." "Peki? Ne oldu? Lucas teklifini kabul etti mi?" Başlangıçta, Amaya ve Nux her şeyi planlarken, Amaya Raguel'in taht için yarışan dört adaydan en zayıf olan Lucas ile iletişime geçip onun desteğini isteyeceğini tahmin etmişti. Daha doğrusu, Dük Centho'nun desteğini isteyeceğini tahmin etmişti. Bu durum Nux'u endişelendirmişti, ancak Amaya daha sonra Lucas'ın kabul etmeyeceğini söyledi, çünkü bu kadar kolay olsaydı, şimdiye kadar biri onunla iletişime geçmiş olurdu ve o da taht için savaşmazdı. Bu sözler mantıklı geldiği için Nux kabul etti ve fazla düşünmedi, ancak Amaya onu bu konuyu tartışmak için buraya çağırdıysa, bir şeyler ters gitmiş olmalıydı. Bu nedenle Nux tahminde bulundu. "Hayır, Lucas kabul etmedi." Ancak Amaya başını salladı. "Hmm? O zaman sorun ne? Her şey planladığımız gibi gitmiyor mu?" Nux sordu. "Hayır... işler düşündüğümüz kadar basit değil." "Ne demek istiyorsun?" Nux kaşlarını çattı. "Lucas ve Raguel birbirleriyle konuşurken [Sense] yeteneğimi kullandım ve her şeyi kendi gözlerimle gördüm. Bu yüzden bir şey fark ettim." Amaya konuştu. "Ne?" Nux sordu. "Dördüncü Prens bugün çok sakindi." Amaya cevapladı. "Ne demek istiyorsun?" Nux anlayamadı. "Bildiğim kadarıyla Lucas, duygularını kontrol edemeyen ve sık sık patlayıp partide yaptığı gibi olay çıkaran bir ayyaş, pervasız ve pek zeki değil. Ancak bugün Raguel ile konuşurken, her zamanki gibi görünmüyordu. Raguel ile zihin oyunları oynuyordu. Biliyorum, Raguel onun yardımını isteyen kişiydi, bu yüzden onun kötü durumda olması mantıklıydı, ancak Lucas'ın bugün onunla oynadığı oyun yine de garip geldi." Amaya analizlerine başladı. "Bu ani değişiklik sadece iki anlama gelebilir. Birincisi, Dördüncü Prens aslında kuzu kılığına girmiş bir kurt ve yeteneklerini saklıyor. Ancak, böyle bir şeyin olması çok düşük bir ihtimal çünkü zekasını saklıyor ve sarhoş prens kişiliği sadece bir maske olsa bile, onun Usta Seviye Kültivatör olduğu gerçeği değişmiyor. Ne kadar zeki olursa olsun, yeterince güçlü değilse asla kral olamaz. Lucas'ın hiç şansı yok, bu yüzden tüm bu oyunculuk pek mantıklı gelmiyor. Bu da beni ikinci teorime getiriyor: Lucas, Raguel'in bilmediği bir şey biliyordu. "Raguel'in bilmediği bir şey mi biliyordu?" "Evet. Onu çok kendinden emin yapan bir şey. Kral olma şansı yüksek olan Raguel'e karşı çıkacak kadar kendinden emin." "Böyle şeyler çok azdır," dedi Nux ve Amaya başını salladı. "Gerçekten de öyle. Onların konuşmasını tekrar dinledim ve kısa sürede bir şey fark ettim. Lucas, Lovis'ten bahsetti." "Üçüncü Prens." "Evet, şüpheye düştüm, bu yüzden ikisi arasındaki bağlantıyı kontrol ettim. Aralarında hiçbir şey bulamadım, ancak Dük Centho ve Dük Merula'yı araştırdığımda bir bağlantı buldum. İkisi bir süredir birbirleriyle konuşuyorlar." "Yani..." "Evet, Üçüncü Prens beklediğimiz kadar dürüst biri değil." Amaya başını salladı. "Bu kötü." Nux yorumladı. "Gerçekten de öyle." Amaya'nın yüzünde de ciddi bir ifade belirdi. İkisi aslında Lovis için endişelenmiyorlardı, adam sadece Büyük Usta Seviyesi bir Kültivatördü, neredeyse hiç tehdit oluşturmuyordu, ancak endişelendikleri şey Evane'ydi. Evane, Lovis ve Lucas'a yakındı. Ancak, artık Lovis'in göründüğünden daha fazlası olduğu açıktı, bu nedenle Nux, adamın Evane'ye zarar verebileceğinden endişeleniyordu. Elbette, ne olursa olsun bunun olmasına izin vermeyecekti. "Bu Lovis denen adamı araştırmamız lazım..."