Bölüm 408 : Bu daha iyi bir neden mi?

"S-S-Sen... s-sen ne tür bir öğrenciydin benim?" Arvina, ona gülümseyen Nux'a bakarak başını salladı. "Gerçekten çok çok iyi ve çalışkan bir öğrenci," Nux cevapladı. "Heh." Arvina burnunu çektirdi. "Şey... Arvina." Aniden Allura seslendi. "Hmm? Ne var?" Arvina Allura'ya döndü. "Hâlâ onu eğitiyorsun, değil mi?" Allura sordu. Bu soruyu duyan Arvina iç geçirdi. "Evet, biliyorum, o benden daha güçlü, bunu zaten biliyorum ve bunu tekrar duymak istemiyorum. Cevabım açık, formu iyi olabilir, ama hala gelişebilir ve ona gelişmesinde yardımcı olabileceğime inanıyorum." Bir süre önce, Ember Arvina'ya Nux'tan daha zayıf olduğu ve hala onu eğittiği için alay etmişti, Arvina bu durumdan hoşlanmamıştı. Bu nedenle, bu konuda biraz hassastı. Ancak Allura tüm bunları umursamadı. "Dur dur, ben açıklama istememiştim, sadece kısa bir evet ya da hayır cevabı istiyordum. Hala onu eğitiyor musun, eğitmen mi?" "Evet, eğitiyorum." "Kaç saat?" "O meşgul olduğu için günde sadece 3 saat." "Ne şanslısın..." Allura iç geçirdi ve sonra elini Arvina'nın omzuna koydu. "Tamam, Arvina, bir sonraki saatini Nux ile geçirebilirsin, ben gidiyorum." Sonra Allura Nux'a döndü ve şakacı bir şekilde göz kırptı. "Yarın 2 seansım var, unutma." Nux güldü ve başını salladı. Allura arkasını döndü, ancak Arvina onu durdurdu. "Bekle, ben çıkmak üzereyim, sen burada kalabilirsin." Ancak Allura dönmedi ve sadece elini salladı. "Hayır, hayır, olmaz. Zaten seansımın 15 dakikasını boşa harcadın. Bu konuda hiç taviz vermeyeceğim. Yarına ertelemek daha iyi." Bunu söyleyerek Allura, Nux'un odasından çıktı. "…" Arvina sessizleşti. Nux sadece güldü. Arvina sonra Nux'a döndü ve burnunu çektirdi. "Kral'ın karısına... şey... kraliyet eşine bile şeytani ellerini sürdün." "Anlamı aynı ama neyse." Nux yorumladı. "Gerçekten Kral'ın peşine düşmek istiyorsun, değil mi? Ona karşı bir tür nefret mi besliyorsun?" Arvina merakla sordu. "Öğretmen Arvina, sanırım bir şeyi yanlış anladınız." Aniden Nux konuştu. "Hmm? Ne demek istiyorsun?" Arvina sordu. "Allura'nın peşine düştüm çünkü kralın karısını kendime ait yapmak istediğimden, krala karşı gelmek istediğimden ya da ondan nefret ettiğimden değil. Kralı devirmek istiyorum çünkü Allura ile birlikte olmak istiyorum." Aslında, başlangıçta Allura'ya kraliyet eşi olduğu için yaklaşmıştı, ama şimdi, Allura onun için bundan daha fazlasını ifade ediyordu. Sonuçta, Allura onun kalbinin bir parçasını ele geçirmişti. Arvina, öğrencisinin Allura'nın çıktığı kapıya bakarken gülümsemesini fark etti ve yorum yapmadan edemedi. "Ne playboy ama." Nux'un gülümsemesi genişledi. "Elimde değil, bu dünyada çok fazla harika kadın var. Aşık olmamak elde değil." "Hmph!" Arvina burnunu çektirdi. Nux sadece gülümsedi. Arvina sonra sordu. "Hmph! Önce öğretmenin peşine düştün, sonra evli bir kadının peşine düştün, kaç tane tabuyu çiğneyeceksin?" Nux güldü. Sonra Arvina'nın yüzüne bakarak şöyle dedi. "Bir tabuyu daha çiğnemek düşünüyorum, öğretmenim." "Ha?" Arvina kaşlarını çattı. "Başka bir evli kadını mı hedef alacaksın? Yoksa başka bir öğretmeni mi?" Arvina sordu. Nux'un gülümsemesi genişledi ve cevap verdi "İkisini de." Arvina'nın gözleri fal taşı gibi açıldı. "İki kadın daha mı hedef alacaksın?" "Hayır, sadece bir tane." Nux, Arvina'nın kahverengi-kırmızı gözlerine baktı. "Bir mi?" Arvina kaşlarını çattı. "Bu, öğretmeniniz olan ve evli olan bir kadını mı kovalayacağınız anlamına mı geliyor?" Aniden Arvina sessizleşti. Bir öğretmen ve evli bir kadın. "..." Arvina, Nux'un yüzündeki ifadeye baktı ve... Geri adım attı. Ancak Nux bu fırsatı kaçırmadı ve öne çıktı. Sonra altın rengi gözleri parladı ve doğrudan Arvina'nın gözlerine baktı. "Öğretmen Arvina, ben..." "Hayır, başka bir şey söyleme." Ancak Arvina, cümlesinin ortasında onu kesintiye uğrattı. "Ben senin öğretmenim." Dedi. "Beni reddetmenin tek nedeni bu mu?" Nux sordu. "Tek neden mi?" Arvina kaşlarını kaldırdı. "Nux, ben Evane değilim. O, bir aydan fazla süredir sana öğrencisi olarak ders verdiği gerçeğini görmezden gelebilir, ama ben gelemem." "Neden? Öğretmen ve öğrencinin bir ilişki yaşaması neden bu kadar kötü?" Nux karşılık verdi. "Her şey. Bunun nesi kötü değil ki!?" Arvina sesini yükseltti. "Ve eğer unuttuysan, sana hatırlatayım, ben zaten evliyim!" "Sevmediğin biriyle evlendin! Hayır, siktir et, ondan nefret ediyorsun! O adamdan nefret ediyorsun." Nux da sesini biraz yükseltti. "Bunu nereden biliyorsun? Belki de kralı gizlice seviyorumdur." Arvina karşılık verdi. "Öğretmenim, lütfen yapma. Akademi'de neden burada olduğunu biliyorum. Seninle Kral'ın ne kadar yakın olduğunuzu çok iyi biliyorum. En azından yüzüme karşı yalan söyleme." Nux karşılık verdi. "..." Arvina sessizleşti. "Anlamıyorum. Sorun nedir? Neden? Öğretmenim olduğun için mi yoksa evli olduğun için mi beni reddediyorsun? Başkalarının ne diyeceği konusunda mı endişeleniyorsun? Ne zamandan beri bunu umursamaya başladın, Öğretmen Arvina? Sen bir savaşçı değil misin? Bir savaşçı istediği her şeyi yapmamalı mı? O zaman neden tereddüt ediyorsun?" Nux sordu. Arvina ve Nux birbirlerine baktılar, gözlerinde farklı duygular parlıyordu, bir dakika boyunca ikisi de orada durup birbirlerine baktılar. "Nedenini bilmek istiyorsun, değil mi?" Aniden Arvina konuştu. "Evet, istiyorum." Nux başını salladı. "Seni reddetmemin sebebi, senden hoşlanmamam, Nux. 18 yaşındaki bir erkeği erkek olarak görmüyorum. Sen benim aşık olabileceğim türden bir erkek değilsin. Sen doğru kişi değilsin. Sen ve ben, bu mümkün değil." " Bu sözleri duyan Nux sessizleşti. "Bu daha iyi bir neden mi?" Arvina, gözleri tuhaf bir şekilde parlayarak sordu. Nux bir süre onun kahverengi-kırmızı gözlerine baktı, gözleri nemlendi ve sonra başını sallamaya başladı. "Evet... Evet, bu gerçekten daha iyi bir neden. Bu nedeni kabul ediyorum. Ben değilim. Tamam, bu nedeni kabul ediyorum." Nux başını sallamaya devam etti ve sonra iki kristalimsi gözyaşı damlası yanaklarından aşağı yuvarlandı. "Sen ve ben, gerçekten olamaz."