Bölüm 35 : Bunu Yapamam

"Nux mu!?" Skyla başını kaldırmadan yavaşça başını salladı; ona bakmaya utanıyordu. "Skyla! Yapmamalısın!" Aniden, Lane Skyla'nın omuzlarını tutarak bağırdı. "Skyla, Nux'un çok yakışıklı olduğunu biliyorum ve..." Cümlesinin ortasında bileziğine bakarak kızardı, "...aynı zamanda çok da şefkatli. Bazen sapık gibi davranıyor olsa da, bunun da kendine göre bir çekiciliği var. Senin partnerin olarak sahip olabileceğin en mükemmel kişi olabilir..." Kimse Skyla'yı ikna etmeye çalıştığını mı, yoksa sadece kendi düşüncelerini teyit ettiğini mi bilmiyordu, çünkü devam etti, "...ama ona aşık olmamalısın! O, Viscount Felberta'ya ait." "Ama..." "Ama yok, unutma, o Viscount Felberta'ya ait. Kalbinin kırılacağını biliyorum, şimdiye kadar ona aşık olmuş olmalısın ve çalışırken sürekli onu düşünüyor olmalısın, ama ona bir hamle yapmamalısın, yoksa Viscount Felberta'yı incitirsin. Sana bir ipucu vereyim, Sir Alveye'nin bizim için yaptığı her şeyi hatırla, başımızın üzerinde bir çatı ve her gün iyi yemek yememizin sebebi o. Bizim için bu kadar çok şey yapmışken, onun sevgili kızını nasıl incitebiliriz? Hayır, biz o kadar bencil değiliz! Anlıyor musun?" Kimse "biz"in nereden geldiğini bilmiyordu. "Ama Lane abla, Felberta Vikontu çoktan kabul etti!" "Güzel, biliyordum ki sen... Ne!?" "Evet, Vikont Felberta ilişkimizi zaten biliyor ve onayını verdi!" "E-Emin misin?" "Tabii ki, sana neden yalan söyleyeyim ki?" Lane, onun sözleri karşısında o kadar şok oldu ki ağzı açık kaldı. "S-sadece bu da değil, ben... ben zaten Nux'a aitim." Skyla bir bomba daha patlattı. "N-Ne demek istiyorsun?" "B-Bedenim ş-şimdiden ona ait..." Skyla, yüzü domates gibi kızararak cevap verdi. "Aman Tanrım! Nasıl? Ne zaman?" Lane şok içinde bağırarak sordu. "D-Dün ilk kez oldu ve bugün sabah ikinci kez oldu..." Skyla utangaç bir şekilde cevap verdi. "İki kez mi yaptın?" Lane şaşkınlıkla bağırdı, kalbinin bir yerinde, onaylamama ve memnuniyetsizlik duygusu belirdi. Kız kardeşi için mutlu olmak istiyordu ama yapamıyordu... bunun yerine, onu kıskanıyordu. Bu duyguyu atmak istiyordu ama yapamıyordu. "K-Kardeş Lane, n-neden Nux'u da partnerin olarak düşünmüyorsun?" Skyla, sorusuyla bir bomba daha patlattı. "Ne? Hayır, tabii ki hayır! Senin erkeğinin peşinden gitmeye cesaret edemem. Sonuçta biz kardeşiz." Lane, kalbine büyük bir taş koyarak cevap verdi. "Hayır, bu beni incitmez... Aksine, kendimi iyi hissettirir. Kardeş Lane, biliyorsun, tüm hayatımı seninle geçirdim. Bildiğim kadarıyla, Nux er ya da geç bu malikaneden ayrılacak ve ben seninle onun arasında seçim yapmak zorunda kalacağım, bu da kalbime çok fazla baskı uygulayacak. İkiniz de hayatımın vazgeçilmez parçalarısınız; lütfen beni ikinizden birini seçmeye zorlamayın. Lane abla, bir düşün, biz iki kız kardeş aynı erkeğe sahip olursak, sevdiğimiz erkekle sonsuza kadar birlikte yaşayabiliriz! Bu harika olmaz mı?" Skyla, gözleri umutla parlayarak önerdi. "Ve bu senin için. Bu aynı zamanda senin için orada olacağımı söyleme şeklim. Eğer kendini yalnız hissedersen, bana gelebilirsin." Aniden, Nux'un sözleri zihninde yankılandı ve Lane kızardı. Skyla'nın önerisini düşündü ve bunun çok çekici olduğunu düşünmeden edemedi. "Kardeşim Lane, yarın sabah Nux'un odasına gideceğim, neden benimle gelmiyorsun?" diye sordu Skyla. Aniden, Lane Skyla'ya ciddi bir şekilde sordu: "Yarın da seks yapacak mısın?" "Tabii ki, her gün seks yapacağız." Lane'in kalbinde ani bir duygu kabardı. 'Bunu kaçırmamalıyım! Zaten çok şey kaybettim!' "Tamam, seninle geleceğim!" diye karar verdi Lane. "Yaşasın! Lane abla, sen en iyisin!" Skyla sevinçle zıpladı ve ona sıkıca sarıldı. "En iyisi değilim, küçük Skyla, ben sadece bencil biriyim..." Lane içinden mırıldandı, kendinden açıkça tiksinerek. ... Ertesi sabah, Felberta'yı ofisine gönderdikten sonra, Nux odasına geri döndü ve birini, ya da birkaç kişiyi bekledi. Çok uzun süre beklemek zorunda kalmadı, çünkü kapı açıldı ve Skyla içeri girdi. "Oh! Skyla! Sen... Hmm? Lane abla? Burada ne yapıyorsun?" Nux şaşkınlıkla sordu. Sorusunu duyan Lane, Skyla'nın belini çimdikleyerek ona açıklaması için işaret etti. "Aah! N-Nux, bir ricam var," diye bağırarak acı içinde Skyla söze başladı. "Bana her şeyi sorabilirsin, canım," diye cevapladı Nux nazikçe. Skyla ve Lena biraz kızardı, sonra Skyla devam etti "Nux, bak, Lane abla ve ben hep birlikteydik. Düşündüğümde, ikiniz arasında seçim yapamıyordum. O-O yüzden, Lane ablayı benimle birlikte kabul etmeni istiyorum." "Yani başka bir deyişle, ikinizle aynı anda seks yapmamı mı istiyorsun?" Skyla cevap veremeden, Lane hemen başını salladı. "Bu teklif beni çok heyecanlandırdı ve mutlu etti, ama üzgünüm, bunu yapamam." Nux doğrudan başını salladı. Skyla şok içinde gözlerini kocaman açtı. Ancak Lane daha da kötü durumdaydı, kalbi umutsuzluğa kapıldı. Nux'un dün ona söylediği her şeyin sahte olduğunu düşündü ve tüm dünyası yıkıldı, gözleri yaşlarla doldu ama gözyaşları düşmeden önce, Nux'un sonraki sözleri onu umutsuzluktan kurtardı ve cennete götürdü. "Bu, Lane kardeşin ilk seferi olmalı, değil mi? Bir kadının ilk seferi çok değerlidir. Ona özel ilgi göstermeliyim. Skyla, aşkım, bir süre odadan çıkabilir misin? Bir saat sonra geri gelebilirsin, sana telafi edeceğime söz veriyorum."