Bölüm 286 : Başın sağ olsun.

Nux sınıftan çıkar çıkmaz, tanıdık mavi saçlı bir kız onun önünde belirdi. Nux durakladı, Candice'in yüzünde bir gülümseme belirdi. "Heeeh, oldukça çabuk kaçtın ha?" Candice yorumladı. "Beni yendiğin için o kadar heyecanlandın ki, zaferini sindirebilmek için bir hafta izin mi aldın?" Onu kışkırtmak için elinden geleni yapmasına rağmen, Candice amacına ulaşamadı, bunun yerine Nux'un yüzünde küçük bir gülümseme belirdi ve ona selam verdi. "Selam~ Akademinin eski kraliçesi değil mi bu? Nasılsın?" Candice'in yüzü sinirden seğirdi. "Ne dedin sen!?" diye sordu. Unutmayın, son birkaç gün içinde Candice itibarını oldukça geri kazanmıştı, sonuçta Akademi'nin müdürünün özel öğrencisi olmuştu. Tabii ki Nux böyle bir şeyi umursamadı. "Hmm? Sana biraz fazla sert mi vurdum? Kulakların zarar gördü mü?" Nux endişeyle sordu. "İyileştirici iksir içtin mi, doktorlar ne dedi?" O soru sordukça, Candice'in vücudu hayal kırıklığından titremeye başladı. "Seni piç! Unutma, sadece ben Mana kullanmadığım için kazandın! Adil bir şekilde dövüşseydik, bir saniye bile dayanamazdın!" Nux gülümsedi. "Seni kaltak, unutma, bunu sadece Usta Seviye Kültivatör olduğun için söyleyebilirsin, eğer sadece İleri Seviye Kültivatör olsaydın, bir saniye bile dayanamazdın!" "..." Candice sessizleşti ve Nux'a boş bir bakışla baktı. "Söylediklerinin bir anlamı var mı? Ben zaten Usta Seviye Kültivatörken bunu konuşmanın ne anlamı var?" "Aynen öyle." Nux başını salladı. Candice şaşkınlıkla kaşlarını çattı, ancak kısa süre sonra Nux'un ne demek istediğini anladı. Alnında bir damar belirirken, hayal kırıklığıyla bağırdı "S-Sen piç kurusu! İki durum da farklı! Savaşımızda, geri duran bendim! Kültivasyon konusunda ise, sen geri durmaya zorlanmadın, sadece yeterince yetenekli değilsin! Biz farklıyız!" "Gerçekten farklıyız." Nux kabul etti. Candice gülümsedi, ancak zaferini kutlayamadan Nux devam etti "Akademinin önünde diz çöküp burnumu yere sürten ben değildim." "S-S-S-Sen piç kurusu!" Candice öfkeyle kükredi ve aniden, "Hahahaha~" Kalpten gelen bir kahkaha duyuldu. Nux kaşlarını çattı ve sonra gözleri Candice'in arkasında duran ve durmadan gülen Kel Adam'a takıldı. "Ö-Öğretmenim! Gülmeyi kesin!" Candice utanç içinde bağırdı. "Hahaha~" Ancak, onun öğretmen dediği adam gülmeye devam etti ve ancak bir dakika kadar güldükten sonra nihayet sakinleşti. “O-Ona göre daha zayıf olmasına rağmen, öğrencimi bu kadar kolay idare edebilen biri olduğuna inanamıyorum. Onun tepkilerini görmek oldukça eğlenceli. Hahaha~" Nux adama bir bakış attı ve altın rengi gözleri parladı. [Adı: Eliyard Kingson.] [Yaş: 173] [Mana Kültivasyonu: Kral.] [Beden Gelişimi: Ölümlü.] [Irk: İnsan] [Meslek: Kraliyet Akademisi Müdürü.] [Yetenek: Yüksek] [LVL: 62] [HP: 720/720] [MP: 1420/1420] ? [Güç: 70] [AGL: 78] [VIT: 72] [STM: 72] [Zeka: 142] [Savunma: 64] … "Ah, demek onun yeni öğretmeni bu." Nux fark etti. Bu adam, Kraliyet Akademisi'nin müdürüydü, kral kadar güçlü ve bu akademideki en güçlü varlıktı. Ancak… "Hmmm... nasıl desem... Biraz hayal kırıklığı yaratıcı...?" Nux içinden düşündü. Kral Aşaması Kültivatörünün bu adamdan biraz daha güçlü olacağını düşünmüştü, ancak yanılmıştı. "İmparator Aşaması da aynı mı?" Nux içinden düşündü, ancak kısa süre sonra Amaya'nın uyarısı zihninde yankılandı. "İmparatorlar farklıdır." Nux'un bakışları ciddileşti, çok dikkatsiz olmamalı ve planlarına sadık kalmalıydı. Acele etmeye gerek yoktu. "Ahh, kendimi tanıtmama izin verin, ben Akademi'nin müdürü Eliyard Kingson." Eliyard gülümseyerek kendini tanıttı. 1,8 metre boyunda, iri yapılı bir adamdı, kahverengi gözleri, düz burnu, ince kaşları ve kafasında hiç saçı yoktu. Lüks mor renkli bir ceket giymişti ve yüzünde bir gülümsemeyle Nux'a bakıyordu. "Ahh, merhaba müdür bey." Nux başını hafifçe eğerek selamladı. "Mhm, ben de bu kızın yeni öğretmeniyim." Eliyard Candice'i işaret ederek bilgi verdi. "Başınız sağ olsun." Nux, gerçekten onun için üzülüyormuş gibi başını eğdi. Candice'in ağzı yine seğirdi, ancak o tepki veremeden Eliyard yüksek sesle güldü. "Hahaha~ Hayır hayır, üzülecek bir şey yok, aksine, o her şeyi sünger gibi öğrenen nadir bir mücevher. Gelecekte büyük bir yetiştirici olacak, onun öğretmeni olmaktan gurur duyuyorum." Candice'in yüzünde bir gülümseme belirdi. "Ahh, eminim öyle olacaktır." Nux başını salladı. Ancak, hareketlerinin ne kadar kayıtsız ve doğal olmayan bir şekilde göründüğü, bir çocuk bile onun numara yaptığını anlayabilirdi. "Hmph! Öğretmen Arvina bana iyi öğretmedi, yoksa sana karşı kaybetmezdim!" Candice burnunu çektirdi. "Başın sağ olsun." Nux, Eliyard'a döndü ve tekrar başını eğdi. "Huh? Neden?" Eliyard kaşlarını çattı. "Onun gibi bir kız, eminim bana tekrar meydan okuyacaktır, sonra kaybettiğinde yine aynı şeyi söyleyecektir. 'Hmph! Öğretmen Eliyard bana iyi öğretmedi, yoksa sana karşı kaybetmezdim! Umarım okul müdürü çok üzülmez." Nux mırıldandı ve Candice'in yüzü öfkeden kızardı. Bu piç kurusu onu sinirlendirmekte gerçekten çok iyiydi. "Seni piç! Bu bir mazeret değil! Arvina öğretmen bana tek bir hareket öğretti ve sonra onu tekrar tekrar yapmamı söyledi! Ne tür bir deli, zaten bildiği şeyi tekrar tekrar çalışır ki? Böyle nasıl ilerleme kaydedilebilir ki!?" Ancak Nux sadece başını salladı. "Hayır, sen yeterince iyi değildin." "Ha?" Candice kaşlarını çattı. "Dün öğretmenimle antrenmana başladım ve bana şimdiden 3 hareket öğretti." "H-Huh?" Candice şaşkınlıkla gözlerini genişletti. "Tamam, burada iki öğretmeni karşılaştırmak için bulunmuyoruz." Müdür araya girdi, sonra Nux'a dönerek sordu, "Nux Leander, sana bir şey sormak istiyorum. Sen de benim özel öğrencim olmaya ne dersin?"