Bölüm 1434 : Bu dövüş zaten bitmiş sayılırdı.

"Ne dersiniz? Korkmuyorsunuz, değil mi?" Nux, yüzünde küçümseyen bir gülümsemeyle sordu. İmparatorlar gözlerini kısarak bir tanesi öne çıktı. "Bütün bu insanlar eğlenceli bir şey görmek için burada toplandılar, tek taraflı bir savaş eğlenceli olmaktan uzaktır. Planını uygulamak, bu insanların değerli zamanlarını boşa harcamakla sonuçlanacaktır." Elbette, elit düzeydeki uygulayıcılar olarak imparatorların da kendi gururları vardı. Nux'un kendilerini aşağılamasına asla izin vermezlerdi. 8'e 1 bir savaş, onlar için dezavantajlıydı, çünkü kazansalar bile bunun hiçbir anlamı olmayacaktı. Tabii ki... Hepsi bu kibirli çocuğu tamamen ezmek istiyorlardı, 8'e 1 bir savaş ona daha kolay bir çıkış yolu sunacaktı. "Katılıyorum." "Aynen, onların zamanını boşa harcayamayız." "Bir çocuktan ne bekleyebilirdim ki...?" Diğer tüm İmparatorlar da aynı fikirdeydi. "Yani bana, onların zamanını 'boşa harcamak' istememenin, ustamın öğrencisi olmaktan daha önemli olduğunu mu söylüyorsun?" "Ne diyorsun sen..." "Ben burada, Leydi Aeliana'nın tek öğrencisi olmak için sana meydan okuyorum, sen ise bu fırsatı değerlendirip heyecanlanmak yerine, tanımadığın rastgele insanların ne düşüneceğini mi düşünüyorsun? Tanımadığın insanlar benim ustamdan daha mı önemli senin için? Onun öğrencisi olmak istiyor musun? Onu... küçümsüyor musun?" "Biz..." "Usta." Nux aniden Aeliana'ya döndü ve "Lütfen önerimi uygulamama izin verin. Onlarla daha fazla konuşmak istemiyorum." "Emin misin...?" Aeliana gözlerini kısarak sordu. "Kibirinden dolayı kaybedersen sana yardım etmeyeceğim." "Böyle bir şey olursa yardımını hak etmem." Nux'un cevabı anında geldi. Aeliana sessizleşti. Orada bulunan diğer insanlar sessizce ona bakarak kararını beklediler. "Peki o zaman." Aeliana aniden başını salladı. "Öğrencim, konumunu riske atacak kadar kibirli olduğuna göre, ona bir şans vermemiz doğru olur. Bu değişiklik onun kibirine son verecek mi, yoksa yeni bir efsanenin doğuşu mu olacak, bunu ancak bir sonraki savaşın sonucu gösterecek." "EVET!!!!" "ONU YENİN!!!" "KİBİRİNİ TAMAMEN YOK EDİN!!!" Bu sözler duyulur duyulmaz, yüksek tezahüratlar yükseldi. Zaten sayısız adam Nux'a küfürler yağdırıyordu, ancak adam hepsini tamamen görmezden geldi ve sahneye çıkmak üzereydi. "Bir şey daha duyurmak istiyorum." Aniden, Aeliana tekrar konuştu. Nux arkasını döndü ve onun kendisine baktığını fark etti. "Eğer öğrencim bu savaşı kaybederse, gelecekte düzenlenecek olan Öğrencilerin İradesi Turnuvalarına katılmasına izin verilmeyecek. Yani, benim öğrencim olma hakkını kalıcı olarak kaybedecek." "YYYEAAAAAHHHHHHH!!!!" "BÖYLE KİBİRLİ BİR ADAMIN HAK ETTİĞİ BUDUR!!" "KİBİRİNİN BEDELİNİ ÖDEMELİ!!" Bir kez daha, Nux'a tamamen karşı olan bağırışlar duyuldu. Nux, ustasının ifadesini gözlemledi ve gülümsedi, "Halkını gerçekten nasıl kızdıracağını biliyorsun, 'sevgili' Ustam." "Kazandıktan sonra bana öyle seslen," diye cevapladı Aeliana. "Heh." Gülerek, Nux tekrar arkasını döndü ve 8 rakibinin tam önüne, sahneye atladı. Aeliana, onun için boşaltılmış olan VIP locasında belirdi. Öte yandan sunucu kendini hazırladı ve "Hepimizin beklediği an sonunda geldi, etkinlik detaylarında bazı değişiklikler var, açıklayacağım..." "Ne saçmalıyorsun sen, bu bir 8'e 1, hepsi bu. Talimatlara gerek yok. Hakem, savaşı başlat, bütün gün bekleyemem." Nux, bir kez daha sunucuyu keserek, adamın sinirden yumruğunu sıkmasına neden oldu. 'Kaybedene kadar bekle...' Kafasına lanet okudu ve aşağıda duran çocuğa öfkeyle baktı. Nux ise hakeme bakmaya devam etti, baskıya boyun eğen hakem öne çıktı ve "Başla" dedi. Konuştuktan sonra ortadan kayboldu. Ancak hiçbir şey olmadı. Hakem savaşın başladığını ilan etmesine rağmen, katılımcıların hiçbiri harekete geçmedi. Aksine, sekiz imparatorlardan biri Nux'a baktı ve yüzünde geniş bir gülümseme belirdi, "Sana hakkını vermeliyim dostum, zayıf olmana rağmen, sen kesinlikle..." Sözünü tamamlayamadan, imparator önündeki dünyanın tersine döndüğünü ve yukarı doğru hareket ettiğini gördü, kafası karışık haldeyken, kulaklarında yankılanan bir ses duydu "Burada üst düzey Elf Şifacılar var, hızlı tepki verirlerse kafanı yerine takabileceklerinden eminim." "N-Ne...?" İmparator inanamıyordu, sadece o değil, diğer 7 İmparator da aynıydı. Onlar... onlar çocuğun hareket ettiğini görmemişlerdi! Ne zaman onlara yaklaşmıştı? Ne zaman kılıcı elinde belirmişti? Bilmiyorlardı! Nux ise diğer imparatorlara bakarak yüzünde küçük bir gülümseme belirdi. "Bu küçük bir uyarıydı. Bu savaşı ciddiye alın, yoksa... Nasıl yenildiğinizi bile bilmeyeceksiniz." Bu sözler duyulduğu anda, sanki tüm imparatorlar ortak bir karar almış gibi, savaşı bir an önce bitirmek niyetiyle Nux'a doğru koştular. Bu çocuk... Tehlikeliydi. Onu bir an önce ortadan kaldırmaları gerekiyordu, yoksa hayatlarının en büyük utançını yaşayacaklardı. Ancak, toplu çabaları yeterli olmaktan çok uzaktı... "Düşündüğüm gibi..." diye düşündü Nux. Bu kültivatörler kolay lokma değillerdi, hepsi de tıpkı kendisi gibi tam kültivatörlerdi. O Yrniel'de değildi, Yrniel'in en iyi kültivatörlerinin yetiştirildiği bir yerdeydi, en güçlülerin doğduğu bir yerdeydi, Vyriana, Aeliana gibi varlıklar hepsi buradan gelmişti. En iyi yetenekler burada yaşıyordu. Nux, milyonlarca imparator arasından seçilen imparatorların özel olacağına inanıyordu ve öyleydiler de, hepsi ona doğru koşarak, ona dinlenmesine fırsat vermeden arka arkaya saldırdılar, ne kadar gülünç derecede güçlü olduklarını hissedebiliyordu. O kadar güçlüydüler ki, gerçek hayatında imparator olduğu zamanlarda onlarla karşılaşmış olsaydı, kaybederdi. Ama... Şu anda... Zenith Flow'u eğitip bu konuda önemli ilerleme kaydettiği, hatta yeni vücuduna bir dereceye kadar alıştığı için, bu savaş... Bu dövüş zaten bitmiş sayılırdı.