Bölüm 10 : Hahaha! O kadar sevimli ve masum ki~

Bir viskont ve üstelik güzel bir viskont olarak, güzelliğine hayran olan birçok insan vardı, ancak Nux ile onlar arasında bir fark vardı. Diğerleri övgülerinin arkasında her zaman bir tür gizli niyetler barındırıyordu. O bir asilzadeydi ve diğer asilzadelerin ne kadar ikiyüzlü olabileceğini biliyordu, bu yüzden onların önünde asla gardını indirmiyordu. Ancak Nux farklıydı, o sadece güçsüz küçük bir çocuktu. Ona hiçbir şey yapamazdı, bu nedenle övgülerinde samimiydi. Buna, onu gerçekten övmediği, sadece kontrolsüz bir şekilde kızardığı gerçeği de eklenince, Felberta daha da emin oldu. Tabii ki, Nux ve diğerlerinin farklı olmasının tek nedeni bu değildi. Bu çocuk Nux gerçekten çok yakışıklıydı! Biraz fazla yakışıklı! Sadece mükemmel bir şekilde oyulmuş yüzüne ve o güzel altın rengi gözlerine bakarak Felberta'nın kalbi hızla çarpmaya başladı. Tüm bunlar, onun zayıf ve narin görünen vücuduyla birleşince... Felberta bulduğundan gerçekten çok memnundu. Evet, yakışıklılık birçok konuda gerçekten yardımcı oluyor. "Hadi ama Nux, neden buraya gelmiyorsun? Beni bu kadar uzun süre bekletmeyi mi planlıyorsun?" "H-Hayır hanımefendi, g-geliyorum." Nux yataklara doğru yürüdü, yaklaştıkça yüzü daha da kızardı, sonra beklemeden yatağa tırmandı ve viskontun arkasına geçti. "Ben-ben başlıyorum hanımefendi..." "Evet, yap." Nux'un eli Felberta'nın omuzlarına dokundu. Bakışları odaklandı ve omuzlarını masaj yapmaya başladı. Ancak masaj becerisi hiç de iyi değildi. Vikont bir şey söylemek istedi ama başını biraz çevirip onun çarpıcı yüzüne dalmış bakışlarını fark edince, kötü masajı görmezden gelip sadece gözlerini kapattı. Ancak, onun konsantre bakışını hatırlayıp, bir süre önceki telaşlı bakışıyla karşılaştırdığında, yüzünde muzip bir gülümseme belirdi. Sonra başını çevirip sordu. "Cilde doğrudan temas etmeden masaj yapmak senin için zor olmalı, değil mi? Bekle, bu elbiseyi çıkarayım." Sonra ayağa kalktı, Nux'u kızdırmak için sırtını ve kalçasını kasıtlı olarak kavisli bir şekilde eğdi, ardından geceliğini yakaladı ve tek bir hareketle hepsini yere attı. Oda içinde sadece siyah bir sütyen ve külot giymiş olarak durdu. Nux'a hızlıca bir bakış attı ve onun kızarmış yüzündeki telaşlı ifadeyi görünce gülümsemesi genişledi. "Hanımefendi, sorun yoktu..." Nux onu ikna etmek istedi ama kadın sözünü kesip cevap verdi. "Merak etme, ben mantıksız biri değilim, masajın doğrudan cilt temasıyla yapılması gerektiğini biliyorum. Şimdi merak etme ve yaptığın şeye devam et." Vikont yatakta geriye yaslandı ve hızla Nux'un ellerini omuzlarına koyarak devam etmesini istedi. Nux, elbette, onun emirlerine karşı gelemezdi ve masaja devam etti. Bu sefer Viscount başını çevirdiğinde, aynı odaklanmış bakışları gördü ama onun saklamaya çalıştığı kırmızı tonu da gözünden kaçmadı. Sadece bu da değil, elleri de biraz titriyordu. "Hahaha! O kadar sevimli ve masum ki~"