Bölüm 1085 : İşleri Barışçıl Bir Şekilde Halletmek

Ford Federasyonu... Aslında Eiko, gezmek için diğer ada ülkelerini ziyaret edecekti. Ancak Ford Federasyonu'nda bıraktığı klonlarından biri, korsanların yakaladıkları insanlar hakkında karar vermesini beklediklerini söyledi. Bu nedenle, iki Bebek Slime isteksizce seyahatlerini iptal etti ve Ford Federasyonu'na geri döndü. "Mahkumları getirin!" diye bağırdı Korsanlardan biri. Hemen, zincirlerle bağlanmış düzinelerce erkek ve kadın, Kemik Gemisi Poseidon'a tırmandı. Orada, bisküvi yiyen ve suratlarında huysuz bir ifadeyle onlara bakan iki Bebek Slime gördüler. Eiko'nun yargılaması için getirilenler, bir zamanlar Ford Federasyonu'nu demir yumrukla yöneten Ailelerin hayatta kalan üyeleriydi. Bir zamanlar kibirli yüzleri ortada yoktu, sadece yenilmiş bir ifade görünüyordu. Bunlar, başkalarının hayatlarını çiğneyen ve aile geçmişleri sayesinde istedikleri her şeyi yapan insanlardı. Onlar yüzünden birçok hayat kaybedilmişti. Onlar yüzünden birçok aile mahvolmuştu. Ve herhangi bir şekilde muhalefet sesini çıkaranlar susturulur, hatta daha kötüsü, öldürülür ve cenazeleri bile gömülemezdi. One Cheese'i yedikten sonra Eiko'nun duyuları keskinleşmiş ve baktığı kişilerin duygularını algılayabilmeye başlamıştı. Eiko, bir dereceye kadar, hangi insanların kötü, hangilerinin iyi olduğunu da hissedebiliyordu. Bu, onun bile anlayamadığı doğuştan gelen bir yetenekti. Fynn Krallığı'na döndüğünde, bu yeteneğini babasına bakmak için kullanmıştı. O anda Eiko, babasının kötü bir insan olduğunu hissetmişti. Lux masum değildi. O bir aziz değildi. Yolculuğu boyunca zor seçimler yapmak zorunda kalmış ve bu seçimler sayısız cana mal olmuştu. Eiko hayal kırıklığına uğramak yerine, bir canavar olarak, iyiliğin her zaman iyilikle karşılanmayacağını anladığı için mutluydu. Bunu ilk kez öldüğünde çok güçlü bir şekilde hissetmişti. O anda hayatın adil olmadığını ve gücü olanların sırf gücü olduğu için istediklerini yapabileceklerini anladı. Lux, kazandığı güce göre kötü biriydi, ama yine de onun babasıydı. Bu yüzden, Eiko'nun gözünde Lux "iyi" bir kötü insandı! Aslında, Eiko Asmodeus ve Avernus'a baktığında, bu iki kötü adam babasından daha kötüydü. Neredeyse gökyüzüne yükselen siyah bir aura yayıyorlardı, bu da babası kötü bir adamsa, Asmodeus ve Avernus'un en kötü kötü adamlar olduğu anlamına geliyordu. Ancak, onlar babasının adamları olduğu için, iyi kötü adamlardı! Eiko, müttefiklerine karşı çok önyargılıydı. Ancak bu önyargısı düşmanlarına kadar uzanmıyordu. Şimdi, Bebek Slime önündeki insanlara bakarken, kötü olanları ve o kadar da kötü olmayan, ölmeyi hak etmeyenleri tereddüt etmeden işaret etti. Korsanlar, kötü adamlarla uğraşmaktan çok memnundu. O kadar da kötü olmayanlar ise Ford Federasyonu'ndan sürgün edilecekti. Eiko, bu görevi Boom Boom Korsan Ekibi'nde en çok güvendiği Kaptan Jack Spawow'a vermişti. Bu tasfiye ve ceza süreci iki hafta sürdü. Her şey yatıştığında, Ford Federasyonu nihayet tamamen onun kontrolü altına girdi. Eiko, Ford Federasyonu'nda uzun süre kalmayı planlamadığı için, sadık adamlarından biri olan Lupin'i federasyonun yöneticisi olarak atadı. Bu adamın, kendisi yokken bölgesini yönetebileceğine inanıyordu. Bu sorunu hallettikten sonra Eiko, Avery'ye Ford Federasyonu'na en yakın ada ülkesine yelken açmasını emretti. Bu ada ülkesinin adı Torstein'dı. Kaptan Jack Spawow'a göre, bu ülke birçok ülkede çok önemli bir meta olan baharatlarıyla ünlüydü. Lezzetli yemekleri seven Eiko, daha önce hiç tatmadığı yeni yemekleri denemek için burayı ziyaret etmeyi planlıyordu. Poseidon'un hızı sayesinde, varış noktalarına sadece yarım günde ulaştılar. Ancak Torstein topraklarına yaklaşınca Bebek Slime tuhaf bir şey fark etti. Sanki bir istilaya hazırlanıyormuş gibi, birkaç savaş gemisi kıyı boyunca sıralanmıştı. Poseidon görülür görülmez, Torstein Ulusu'nun ilk savunma hattı olan Wulfstan Liman Şehri'nde yüksek bir çan sesi yankılandı. Avery uçan gemiyi durdurdu ve onların gelişini bekleyen savaş gemilerine bakakaldı. "Prenses, emirleriniz?" diye sordu Avery. Eiko sayısız savaş gemisine baktı. Doğrusu, Torstein halkıyla savaşmak gibi bir niyeti yoktu, çünkü onunla hiçbir çatışmaları yoktu. Sadece yemek yemek için adalarına gelmişti, ancak onun varlığına bu kadar sert tepki verdiklerini görünce, Avery'yi olayı olabildiğince barışçıl bir şekilde çözmesi için göndermeye karar verdi. Emirlerini alan Eski Korsan Kralı gökyüzünden indi ve Torstein Ulusu'nun amiral gemisi olduğunu düşündüğü en büyük savaş gemisine indi. Hemen iki Yüce ile karşılaştı, ikisi de ciddi ifadelerle ona bakıyordu. "Sen Avery misin?" diye sordu gri saçlı orta yaşlı bir adam. "Araştırmanı iyi yapmışsın," diye cevapladı Avery. "Haklısın. Ben Avery'im." "Ulusumuza gelme amacın nedir?" diye sordu orta yaşlı adam. "Yemek için," diye cevapladı Avery, iki Yüce'nin silahlarını çekmesine neden oldu. Onların tepkisini gören Avery, onu yanlış anladıklarını anlayarak güldü. "Buraya kimseyi yemek için gelmedik," dedi Avery. "Buraya yemek yemek için geldik. Ülkeniz baharatları ve lezzetli mutfağıyla ünlü. Prensesim, ününüzü sınamak için buraya geldi." "Sana nasıl inanabiliriz?" yaşlı bir kadın olan diğer Yüce sordu. "Sözlerine nasıl inanabiliriz? Özellikle Ford Federasyonu'nda olanlardan sonra?" Avery kollarını göğsünde kavuşturdu. Eiko ona bu görevi olabildiğince barışçıl bir şekilde yerine getirmesini söylemişti. Bu nedenle, bu meseleyi "barışçıl" bir şekilde çözmek için kozunu kullanmaya karar verdi. "Size iki seçenek sunacağım," dedi Avery. "Prensesimin isteklerini yerine getirin ya da savaşa gireriz. Üçüncü bir seçenek yok. Ford Federasyonu'na ne olduğunu zaten biliyorsunuz, aynısını sizin ulusun da yapmaktan çekinmeyiz." "Piç!" Orta yaşlı adam Avery'ye öfkeyle baktı, elindeki kılıcı titreyerek tutuyordu. "Demek bu meseleyi güç kullanarak çözmek istiyorsunuz?" Yaşlı kadın gözlerini kısarak sordu. Avery güldü. "Sanırım burada bir şeyi yanlış anlıyorsunuz. Kabul etseniz de etmeseniz de, prensesim istediğini alacak. Tek fark, onu VIP misafir gibi ağırlayıp onun gözüne girebilirsiniz ya da bizi düşman olarak görür ve tüm ulusunuz Ford Federasyonu'nun kaderini paylaşırsınız. Şu anda hiçbirinizin ölmemiş olmasının tek nedeni, prensesimizin iyi bir canavar olmasıdır. Ordumuzla, sizin zavallı direnişinizi yok etmekte zorlanacağımızı gerçekten düşünüyor musunuz?" İki Yüce kaşlarını çattı. Ancak cevap veremeden, ikisinin de vücudu kontrolsüz bir şekilde titredi. Sonra uçan Dev Kemik Gemisine baktılar ve geminin pruvasının bir köpekbalığının çenesi gibi açıldığını gördüler. Çenelerinin içinde sayısız keskin dişler vardı. Ancak iki Yüce'yi titretiren şey, amiral gemilerinin beşini kolayca içine alabilecek devasa top oldu. Topun namlusundan parlak bir ışık yayıldı ve iki Yüce'nin yüzleri karardı. Eğer o top ateşlenirse, tüm donanmaları ve belki de Liman Şehri tek bir atışla yok olacağını biliyorlardı. "Görünüşe göre Poseidon benim kadar sabırlı değil," dedi Avery. "Bak ne diyeceğim, sana on saniye süre veriyorum. Prensesimize VIP muamelesi yapıp istediği kadar yemesine izin verecek misin? Yoksa bizim yöntemimizi mi uygulayacağız? Seçim senin." İki Yüce, adamlarına geri çekilmeleri işaretini verirken acı bir gülümsemeyle yetindiler. Mutlak güç karşısında yapabilecekleri tek şey, Eiko'nun istediğini yapmasına izin vermekti. Bilmedikleri şey ise, Bebek Slime'ın Poseidon'un ne yaptığından haberi olmadığıydı. O ve Fei Fei, İskelet Korsanları tarafından geminin mutfağına götürülmüşlerdi. Orada Ford Federasyonu'nun en iyi aşçıları onun öğle yemeğini hazırlamışlardı. Poseidon, efendisi yokken bu fırsatı değerlendirerek, Ulus'un da "işleri barışçıl bir şekilde çözme" kararını almasına yardım etti. Sonunda, yöntemi işe yaradı ve Torstein Ulusunun iki Yüce Lideri Avery'yi Kemik Gemisine geri götürdü. Halklarının, turist ve uzman olarak Uluslarına geldiği iddia edilen Bebek Slime'a hiçbir şey yapmamasını sağlayacaklardı. Avery'ye tam olarak güvenmeseler de, Eiko'yu VIP misafir olarak ağırlama isteğini kabul etmenin bir zararı olmayacağına karar verdiler. Bu nedenle Eiko, onlara iyi bir izlenim edindi ve Poseidon'a, zararsız görünen Bebek Slime'ı kendi topraklarına almanın büyük bir hata olduğunu yakında anlayacak olan Ada Ulusu'na girmesi emrini verdi.