Bölüm 303 : Büyük Büyücü Snake Snake ve Öğrencileri (2)

Obern'in soruları çok daha zor olmasına rağmen, Amain cevap kağıdını Obern ile yaklaşık aynı anda tamamladı. "Hemen kendimiz değerlendirelim." Resepsiyonist telaşlandı. Ustalar cevap kağıtlarını kapmışlardı. "Biz de not verebiliriz. Sonuçta biz Usta'larız." "Doğru ama... Evet, lütfen yapın." Normalde biraz zaman alacağı bir işi, hemen orada not vermek istiyorlardı. İlk olarak Amain'inki. Amain'in girdiği sınav, sadece 2. derece büyücü olarak tanınmak içindi. Özel bir şey olmadığı için, ustalar testi bir kez okuyarak geçip geçmediğine karar verdiler. "Geçtin!" "Mükemmel." Değerlendirme oldukça dikkatsiz yapılmış gibi görünüyordu, ancak resepsiyonistin ifadesi tamamen değişti. "Her cevap kağıdına baktıklarında, çok kötü oldukları için geçirmememi söylüyorlar." "Her seferinde ne demek, yine abartıyorsun." "Seni her gördüğümde öyle yapmadın mı?" Dişsiz Usta Alcandura, Amain'in cevap kağıdını kısaca uzattı. "Sen de oku." Resepsiyonist de Amain'in cevaplarına baktı. Bu sefer nispeten daha fazla zaman aldı. Ama resepsiyonist bile isteksizce kabul etmek zorunda kaldı. "Mükemmel. Emerald Okulu'nda birinci sınıf öğrencisi değil miydi?" "Evet, doğru." "Huh. Okulun seviyesi bu kadar yüksek olduğunu bilmiyordum." Akademinin seviyesi yüksek değil, Amain'in seviyesi yüksek. Bunu söylemek istedim ama kendimi tuttum. "Şu anda 3. sıra sınavına sorunsuz bir şekilde girebilirsin. Yakın zamanda tekrar ziyaret et." Resepsiyonistin sesi biraz değişti. Üst düzey birinin gelecek vaat eden bir altını karşılaması gibi. Sırada Obern vardı. Alcandura ve Dezaka dostça başlarını bir araya getirip cevap kağıdını okudular. Beş sayfa boyunca yoğun bir şekilde yazılmıştı, uzun ya da kısa sayılabilecek bir uzunluktaydı. Ustalar, sanki bir şey beklermişçesine yüzlerinde gülümsemelerle okudular. Yüzlerindeki ifadeler yavaş yavaş sertleşti. Hışırtı... hışırtı. Sadece sayfaları çevirmenin sessiz sesi duyuluyordu. Sanki bir kez okumak yetmezmiş gibi, baştan sona tekrar okudular. Ve Obern'in cevaplarını okuyan iki Üstat, zıt tepkiler verdiler. İlk olarak, yakışıklı yaşlı adam Dezaka'nın tepkisi: "...Güzel." Bu hayranlıktı. "Ne kadar güzel bir düzen. Bu nasıl mümkün olabilir? Bu sorunları ilk kez görmüyor mu? Bu çözümleri bulma süreci nasıl bu kadar su gibi akıcı olabilir?" Yüzü, güzel bir doğa olayına tanık olmuş bir gezgin gibiydi. Kışın dağda yürüyüş yaparken karşılaştığı buz şelalesini fark ettiği an gibi. Düşerken donarak akan bulutlar gibi. Yüzünde ferahlatıcı bir gülümseme belirdi. "O kafanın içinde ne var? Evren ve her şey mi var içinde?" Ve yanımdaki Pelerian burnunu çektirdi. "Hmph, kulede yaşayanların da gözleri düzgün çalışıyor galiba." Pelerian'ın vekaleten girdiği sınav çok başarılı geçti. Ancak kısa süre sonra bir sorun ortaya çıktı. Hatta fazla başarılıydı. "Dalga mı geçiyorsun!" Dişsiz yaşlı adam Alcandura öfkeyle bağırdı. "Bu organizasyonu kafanda mı uydurdun? Dezaka, seni deli ihtiyar. Bir genç tarafından bu kadar kandırılmaktan utanmıyor musun?" "Hmm, neden bu kadar telaşlanıyorsun?" "Bu adam bizimle oynuyor. Caspian dirilse bile, böyle görünmeyen bir sorunu çözemez!" Görünüşe göre çok mükemmel bir cevap yazmışız. Obern, hayranlık uyandıracak şekilde hiçbir duygu göstermedi. "Caspian yapabilirdi. O adamlar kule ustalarının yeteneklerini bile doğru düzgün bilmiyorlar." Önemli olan bu değil, şu anki durumu çözmek daha önemli. Bu gidişle, o yaşlı adam Obern'in yeteneklerini sınamak için ona düello teklif edebilir. 'Ne yapmalıyız...!' "Sakin ol Obern, bunu sorunsuz halledelim." Bir yönetmen gibi megafonla oyunculara talimatlar verdim. Obern, büyük bir aktör gibi takdire şayan bir performans sergiledi. "Yanlış anlamışsınız galiba. Bu sorunu daha önce de gördüm." "Değil mi? Gördün mü! ...Ama nerede? Bu benim yarattığım zor bir sorun." "Ustam öğretti." "Usta mı?" Resepsiyonist fısıldadı. "O kişinin adı..." "S-Snake Snake." Obern zorlukla yutkundu. Ama Ustalar: "Hmm, büyülü bir varlığı olan bir isim." "Büyük bir büyücünün ağırbaşlılığına sahip." Snake Snake adını kabul ettiler. "O kişi benimle aynı görüşte miydi, yoksa makalemi mi okudu, her halükarda çok hoş bir şey. Ho ho ho." Tüm Ustalar büyüye takıntılı insanlardır. Alcandura, Obern'in cevabından oldukça memnun kaldı. "Harika, senin ve ustan hakkında konuşalım mı?" "Ama... Usta Alcandura. Pratik sınav..." "Hey evlat, yazılı sonuçlar bu kadar mükemmelken ne pratik sınavı? Onu bir mülakatla değiştirelim." "Ah..." Her neyse, 6. seviye büyücüye terfi etmek için en az bir ustanın onayı gerekiyor. İki büyücü, Obern ve Amain'i neredeyse sürükleyerek götürdüler. "Peki, ustan nasıl biridir? Dünyada gerçekten çok sayıda inzivaya çekilmiş dahi var. Kulenin dışındaki dünya çok geniş." "Ah... Onlar İmparatorluk'tan." "Öyle düşünmüştüm. Hala hayatta mı?" Büyük Büyücü Snake Snake hakkında pek çok soruları vardı. "Öyle olmalı. Ama ben de onlarla görüşmek zor..." "Ho ho, ne kadar zarif bir zevk. Daha ayrıntılı konuşalım." Bizi araştırma laboratuvarlarına sürüklediler. Güneş battıktan sonra serbest bırakıldık. Gün batımının kırmızıya boyadığı sokakta. Obern, ben ve Amain sokakta yürüdük. Amain ve Obern'in göğüslerine broşlar takılmıştı. Obern'in broşu gümüşten yapılmıştı ve üzerinde 6 rakamının runik yazısı vardı. Amain'inki ise bronzdan yapılmıştı ve üzerinde 2 rakamı kazınmıştı. "...Teşekkür ederim, Efendim." Amain böyle mırıldandı. Bu sözler açıkça bana yönelikti. "Yine görüşeceğiz." "Kesinlikle." Ayrılırken, Amain'in omzuna yaslandım. Her zaman takamayacak olsam da, boynuma kolye gibi bir broş takmıştım. Gümüşten oyulmuş 7 rakamının bulunduğu bir broş. İki Usta çok iyi bir ruh halinde olmalıydılar. Obern'in ustası Snake Snake'i takdir ettiler. Ve normalde izin verilmeyen bir şey olmasına rağmen, Obern'in ustası olarak 7. derece broşunu verdiler. Bunu takmak, kıtadaki herhangi bir büyü kulesinde 7. derece büyücü olarak muamele görmeyi sağlıyordu. Tabii ki, kişi gerçekten ortaya çıkıp kayıt yaptırmadıkça bunun bir anlamı yoktu. "Vay vay, bu günlerde kule halkının hiç aklı yok. Hiç tanımadıkları bir büyücüyü 7. dereceye terfi ettiriyorlar." Pelerian alaycı bir şekilde eleştirdi. "Sıra almadığın için kıskanma." "Kim kıskanıyor!" Sanki hiç olmayan omuzlarım siliniyor gibi hissediyorum. Büyük Büyücü Snake Snake. Bir gün bu isim kıtaya yayılacak.