Bölüm 412 : Kış tatili [1]

Raven eve döndü. İlk test, Reinhard'da onunla yaptığı bir dövüş olmuştu ve ezici bir zaferle sonuçlanmıştı. Aslında pek de öyle sayılmazdı. "Haak..." Raven dudaklarını ısırdı, derisinde kalan yanık izlerini hissetti. İyileşmesi biraz zaman alacaktı, umarım iz kalmazdı. Oturma odasının ışıklarının kapalı olduğunu fark eden Raven, Reina uyuyorsa onu uyandırmamak için gizlice içeri girdi. Ancak. Flick— Işıklar aniden yandı. Raven irkildi. "...!" Bir ses yankılandı. Raven isteksizce arkasını döndü. Orada, Reina kollarını kavuşturmuş duruyordu. "—Bu saatte ne yapıyordun?" "Uh…." Alnından soğuk ter damlaları süzüldü. Reina'ya söylemek istemiyordu. İşin içeriği yüzünden değil. Reina'nın onu durdurmaya çalışacağını bildiği için. Gerçek şu ki, şu anda bazı maddi sorunlar yaşıyorlardı. Raven, kendi doğası gereği, Reina'ya yardım ederek mali yüklerini hafifletmek istiyordu. Bu, en azından yapabileceği şeydi. Sonuçta, pratikte ona yük oluyordu. Ona gerçekten minnettardı. "Evet…?" "Açıklamak ister misin?" "Şey..." Raven'ın gözleri etrafta dolaştı ve sonunda saate takıldı. "Oh, saate bak. Yatmam gerek..." "Dur." O uzaklaşamadan Reina gömleğinin kolunu tuttu. "Bunu banyoda buldum." "Ah..." Reina küçük bir şişeyi uzattı. Son zamanlarda aldığı anksiyete haplarıydı. 'Kahretsin...' Daha önce yaşadığı olay yüzünden, Lianna ile randevusuna geç kalmamak için aceleyle duş almıştı. Bu yüzden hapları saklamayı unutmuştu. "Dinle." Reina sözünü kesti. Yüzünde endişeli bir ifade vardı. "Bana konuşabilirsin, biliyorsun. Ben senin koruyucunum." ".... Bunu yapması imkansızdı. Gördüğü şeyleri zar zor hatırlıyordu. Hepsi ateşli bir rüya gibiydi, ama aynı zamanda çok canlıydı. Sadece... Çizik. Çizik. Boynu kaşınıyordu. Reina'nın gözlerine bakarken, onun bakışlarından kaçınmakta zorlandı. Bir köpek yavrusu gibi görünüyordu. Raven içini çekip başını salladı. Kendisine bile açıklayamadığı bir şeyi ona anlatamazken, en azından işinden bahsederek endişelerini hafifletebilirdi. "....Nereden başlayayım?" Sıkışık giysilerini çıkardıktan sonra Lianna kanepeye çöktü. Yoğun bir gün geçirmişti. Raven ve Reinhard'ın maçını izlemek istemişti ama başka işleri olduğu için izleyememişti. Lianna oturup sütyen askısını düzeltti ve önündeki cam masanın üzerine dağılmış belgelere bakakaldı. Hepsi şov dünyasıyla ilgiliydi: sözleşmeler, mali raporlar, yakında çıkacak albümlerin programları. Lianna doğrudan dahil olmasa da, medya şirketi onun adına kayıtlıydı. VN Entertainment. Gerçekten de Lianna Venice iş dünyasını kasıp kavuruyordu. Bu ülkeye sadece üç yıl önce taşınmıştı, ancak zekası sayesinde kendini gelecek vaat eden CEO'lardan biri olarak kanıtlamak için bu süre yeterli olmuştu. Tüm denemeleri başarılı olmuştu. İlk olarak, Holy Britannia'nın eğlence bölgesinde açtığı bar. Burası, tam da hedef kitlesi olan iş adamları ve zengin erkekler için popüler bir mekan haline geldi. Bu küçük girişim, iş imparatorluğunun başlangıcı oldu. Aylar içinde Lianna, etkisini genişletti. Ardından, şehrin seçkinlerini çeken lüks bir lounge açıldı. Ardından, hem üst düzey müşterilere hem de kitle pazarına hitap eden, seçkinlik ve erişilebilirlik arasında denge kuran bir moda koleksiyonu geldi. Bir sonraki hamlesi, istikrarlı bir şekilde büyüyen, beğenilen filmler üreten ve yavaş yavaş popüler kültür sahnesine hakim olan medya şirketi VN Entertainment oldu. Bununla yetinmedi. Lianna gayrimenkul sektörüne girerek şehirdeki en iyi konumları satın aldı. Lüks otelleri kısa sürede ünlülerin ve politikacıların gözdesi haline geldi. Ayrıca, her biri üst sınıfa özel benzersiz bir mutfak deneyimi sunan bir dizi lüks restoran zinciri kurdu. Ama en cesur hamlesi neydi? Kumarhane. Yeni açılan bu kumarhane, sadece VIP müşterilere hizmet veriyordu; bir gecede servetlerin kazanılıp kaybedildiği, elitlerin eğlence mekanıydı. En önemlisi, Lianna kimliğini gizlemeyi başarmıştı, bu da ona iş imparatorluğunun dışında normal bir hayat sürme imkanı verdi. Bunu nasıl başardı? Lianna, iş girişimlerinde ikili bir strateji izledi. VN Entertainment doğrudan onun adına kayıtlıydı, ancak bu kasıtlı bir hamleydi. Medya şirketiyle kamuoyunda ilişkilendirerek, diğer daha gizli girişimlerinden dikkatleri uzaklaştıran bir sis perdesi oluşturdu. Hayali CEO'lar hakkında hikayeler uydurmak için halkla ilişkiler ekipleri çalıştırdı. O kamuoyunun gözünden uzak kalırken, bu kişiler spot ışıklarının altında yer aldı. Medya bile onun hareketlerini takip edemiyordu. Her halükarda, Lianna öne eğildi ve bir kalem çıkardı. Sözleşmeye bakarak, Lianna onaylayarak başını salladı. [Raven Blackheart] [Yaş: 17] [Sıra: A+] [Pozisyon: Yönetici Koruma Ajanı] "O bu iş için uygun." Lianna belgeleri imzaladı, sonra kanepeye yaslanarak içini çekti. Sonra pencereden dışarı baktı. Ay gökyüzünde yüksekte asılı duruyordu ve loş odasına ruhani bir ışık saçıyordu. Daire, geniş ve lüks mobilyalarla doluydu. Ancak aynı zamanda boş hissettiriyordu. Burada tek başına yaşıyordu. Bir senaryo hayal etmeye başladı. Sevgi dolu bir koca, onunla birlikte yaşıyor ve onun dönüşünü bekliyordu. Eve döndüğü anda, kocası ona olan sevgisini ifade ederdi. Onu kucaklayacak, dokunacak, öpecek... Yavaşça... Yavaşça... elleri aşağı kayıyor... içeriye. Yavaşça, her şey çıkar. "Ehe~" Tutkulu bir öpücükle birbirlerine bağlanırlar... Sonuna kadar... "Ehe~" Yatak odasına. Birkaç erkek ona kur yapmaya çalışırken, Lianna romantik bir ilişki tekliflerini soğuk bir şekilde reddediyordu. Tabii ki, istediğini elde etmek için vücudunu kullanmaktan çekinmezdi. Ama romantik ilişkiler yasaktı! Ancak son zamanlarda, başka erkeklerle yatmayı bırakmıştı. Çünkü kendine, bedeninin sadece bir kişiye ait olduğuna dair ciddi bir söz vermişti. Ancak o kişi zaten başkasının malıydı. Lianna bu düşünceye kaşlarını çattı. "Biraz uyumam lazım." Ziiip— Ama önce... Squench. Squench~ Eller içeride... "Mmh~!" "Demek idol koruma görevlisi olacaksın?" "Evet... işin özü bu." Raven sandalyesine yaslanarak, bu konuda rahatmış gibi davranmaya çalışarak cevap verdi. Reina bir anlığına ona bakarak gözlerini kırptı, sonra kollarını kavuşturdu. "Ama neden? İkinci döneme hazırlanman gerek. Neden bu kadar erken iş arıyorsun?" Raven içini çekerek koltuğunda kıpırdadı. "Biliyorum, ama paraya ihtiyacımız var Reina. Sadece yardım etmeye çalışıyorum. Ve tembellik yapmıyorum. Bu iş iyi bir deneyim ve uzun vadede bana yardımcı olacak. Sadece maaş için değil." Reina'nın kaşları daha da çatıldı. "Bana söylemedin bile. İş aradığını bilmiyordum." "Seni endişelendirmek istemedim. Ama fırsat çıkınca denemeliyim dedim. İyi bir deneyim olacak ve böyle bir iş referansı gelecekte işime yarayabilir." Hala ikna olmamış bir şekilde ona baktı. "İdollere bodyguardlık..." Reina düşündü. İş kulağa karmaşık geliyordu. Aklı iki yıl öncesine gitti. Francis Osborn'u yakaladıklarında Raven'ı da yanına aldığına pişman olmuştu. Raven, arkadaşı Amy Ashfield'ı kurtarmak için göreve katılmakta ısrar etmişti. Kararlı ve kendini kanıtlamak için hevesliydi. Ona hayır diyememişti. Ona savaşma şansı vermişti. Ama o gün Raven neredeyse ölmüştü. Hatırlamak istemiyordu. "Kulağa geldiği kadar tehlikeli değil. Çoğu zaman sadece orada bulunup işlerin çığırından çıkmamasını sağlamak. Ayrıca, bu yasal bir iş. Sonsuza kadar sürmeyecek, sadece bize yardımcı olmak için." Bir süre durakladıktan sonra ekledi: "Sadece bize yardım etmek için." Reina hala tedirgin bir şekilde dudağını ısırdı, ama Raven'ın iki yıl önceki çocuk olmadığını biliyordu. O zamandan beri daha güçlü olmuştu. Eh, haklıydı. Ve şu anda paraları biraz kısıtlıydı. Başından beri bu onun suçu değildi. Son zamanlarda rütbeliler için yüksek maaşlı işler yoktu. Wraith kültlerini, ihbar edilir edilmez ortadan kaldıran gizemli bir kişinin olduğu haberleri vardı. Tek bilinen, adamın kapüşon ve maske taktığıydı. Ama Reina'nın aklından çıkmayan önemli bir detay vardı. Adam kılıç kullanıyordu ve [Buz] afinitesine hakimdi. Ancak mana izinden, bu tam olarak [Buz] afinitesi değil, daha çok [Buz]'dan türetilmiş gelişmiş bir versiyonuydu. Bir kılıç ve buz üzerinde uzmanlık... Neredeyse Lucian Frost gibi geliyordu. "Ee, Reina?" Düşüncelerinden sıyrıldı. "İşi kabul edebilir miyim?" Reina içini çekip başını salladı. "Tamam, ama dikkatli ol. İnternet bu idollerin etrafında çılgına dönüyor. Neredeyse her şey tartışma konusu oluyor." "Tabii, bunun farkındayım. Dediğim gibi, sadece bir koruma işi. Muhtemelen bu idollere hiç yaklaşmayacağım bile." "Evet, tabii. On yedi yaşında, neredeyse on sekiz, yaşıtı güzel kadınların arasında." Üstelik Raven kesinlikle yakışıklıydı. Hatta sorun çıkarsa, sorun kadınlardan gelir diye düşündü. "...?" Raven, Reina'nın ne demek istediğini anlamamış gibi gözlerini kırptı. Reina iç geçirdi. "Sadece... aptalca bir şey yapma."